Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.
Birçok şirket için büyümek neredeyse var olmalarının temel nedeni. Elbette sermayedar, yönetici ve çalışanlar için büyümek güzel bir şey. Sermayedar yatırdığı sermayenin büyümeyle arttığını görmek, yönetici büyümeyle iyi performans göstermek, çalışanlar da büyümeye katkıda bulunarak bundan maddi haklar anlamında faydalanmak ister.
Halka açık olan şirketlerin avans kar payına ilişkin hükümler Sermaye Piyasası Kanunu altında düzenlenmektedir. Halka açık olmayan şirketlerin avans kar payı dağıtımına ilişkin düzenlemeler ise, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından çıkarılan ve 9 Ağustos 2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan “Kar Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ” ile belirlenmektedir. Yürürlüğe giren tebliğ ile birlikte halka açık şirketlerde kar payı avans dağıtımındaki yasal engeller kaldırılmıştır.
Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü anlamına gelen ‘’etik’’ kavramı Başbakanlık’ın Etik Rehberi’nde ‘’insanlara işlerin nasıl yapılması gerektiğini belirlemede yardımcı olan ve kılavuzluk eden değerler, ilkeler ve standartlar ’’ olarak tanımlanmış ve etiğin aynı zamanda ‘’bir süreç’’ olduğunun altı çizilmiştir. Bir süreç içerisinde kararlar alınırken ve bu kararlar uygulamaya konurken belirli değerlere bağlı kalmak etik çerçevenin bir gereğidir.
Kurumsal yönetim kavramı Türkiye’de ilk kez 2002 yılında Türkiye Sanayiciler ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) tarafından tanıtılmıştır. Araştırma yalnızca Yönetim Kurulu ile sınırlı olmasına rağmen, Türkiye’de kurumsal yönetim tartışmalarının başlangıcını oluşturmaktadır. Kurumsal Yönetim İlkeleri ise 2003 yılından sonra Türkiye Sermaye Piyasası Kurulu girişimi ile Mevzuat’a girmiştir. ‘Uygula veya açıkla’ prensibini temel alan ilkeler halka açık şirketler için zorunlu olmamakla birlikte dört ana bölüm ve bunlara bağlı alt bölümlerden oluşmaktaydı: i) Hissedarlar, ii) Kamuyu Aydınlatma ve Şeffaflık, iii)Menfaat sahipleri, iv)Yönetim Kurulu.
E-arşiv uygulaması isminden dolayı çoğu zaman e-faturaların elektronik arşivlenmesinden ibaret bir uygulama sanılıyor. Oysa e-arşiv uygulaması e-fatura uygulamasının devamı olan farklı bir sistem.
Belge Düzeninde e-Dönüşüm
Vergi dünyasında son zamanların popüler konularından elektronik dönüşüm, 2013 yılından bu yana e-Fatura, e-Defter, Kayıt Saklama Gereksinimleri, Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazlar ve bu uygulamaların kapsamının genişletilerek kullanıcı sayısının artırılması ile hayatımıza vergisel, operasyonel ve ticari açılardan çeşitli etkiler göstererek hızlı bir giriş yaptı. Bu yazımızın konusu artık tüzel veya gerçek kişi tüm müşterilerimize faturalarımızı elektronik ortamda düzenlememize olanak sağlayacak e-arşiv fatura uygulamasıdır.
Şirketler veya bireyler için araç kiralamanın satın almaya göre en önemli avantajlarından birisi de risk transferidir. Şirketler veya bireyler ihtiyaçları olan araçları kiralayarak birçok riski biz kiralama şirketlerine transfer ederler, süreli olarak kullanma hakkı elde ettikleri araçlarını keyifle kullanırken bize de üzerimize aldığımız bu riskleri yönetmek düşer.
07.04.2015 tarih ve 29319 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6637 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile nakit sermaye artırımı yapan kurumlara uygulanmak üzere kurumlar vergisi avantajı getirilmiştir.
Bilişim alanındaki gelişmeler hayatın her alanında devrim niteliğinde yenilikler getirmeye devam ediyor. Düşünsenize, günlük koşuşturmacada artık birbirimizle önceden buluşma yeri ve saati konuşmak yerine “lokasyon” atmaya başladık. Ya da şirketleri düşünün, artık belirli bir gruba hitap edecek ürünleri için kitle reklamları yerine yaş, statü veya ilgi alanları ile filtrelemeler yapabildikleri “sosyal medya” reklamlarını tercih eder hale geldiler.
Rekabet hukuku kuralları özellikle otomotiv endüstrisinde yoğun etki göstermektedir. Her ne kadar Türkiye’de sıklıkla yeni gelişmelerin yaşanmadığı düşünülse de aslında global olarak yeni uygulamalar ve kararlar otomotiv endüstrisinin gün be gün yeni rekabet hukuku dinamikleri ile karşı karşıya olduğunu ve bu endüstrinin rekabet hukuku ve kuralları bakımından her daim yeni başlıklar ile tartışılmaya devam edileceğinin işaretini veriyor. Bu yazımızda sizlere otomotiv endüstrisinin global arenada rekabet hukukuna konu olduğu gelişmeleri kısaca özetlemeyi hedefliyoruz.
Hissedarlık bir şirketi kontrol etmenin en kolay yolu olarak gözükse de, şirketin tüzel kişiliği pratikte kontrolün paylaşımını zorunlu kılmaktadır. Hissedarlar şirkete sermaye sağlamalarına rağmen, şirketin kaynaklarını yöneten yöneticiler, emeklerini paylaşan çalışanlar ve dış kaynak sağlayan bankalar ile kontrolü paylaşmak durumundalar.