Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Rekabet Kurulu Piyasalara Yön Vermeye Devam Ediyor! – Can SARIÇİÇEK & Özlem Başıböyük COŞKUN & Defne ÇELER & Ata YANILMAZ

Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) son dönem kararları, Kurul’un yalnızca rekabet ihlallerine ceza vermekle yetinmediğini, aynı zamanda sektörlerin yapısını ve işleyişini şekillendiren yaptırımlar da uyguladığını ortaya koyuyor. Bu müdahaleler şirketlerin iş modelleri ve iş yapış şekillerini yeniden kurgulamasına sebep oluyor ve stratejik kararlarını doğrudan etkiliyor.

Bu yazıda, Kurul’un yakın dönemdeki uygulamalarını ortaya koyan bazı güncel kararları kısaca ele alıyoruz. Bu kapsamda:

  • Tofaş/Stellantis devralma işlemini inceleyen Kurul’un, işleme verdiği izni, yatırım ve dağıtım taahhütlerine bağlaması
  • Armtek,1 AGCO,2 Vesuvius3 ve Vindex4 kararları kap samında, yerinde inceleme süreçlerinde karşılaşılan veri silme, eksik iş birliği ve yönetimsel aksiyonların gerektiği şekilde alınamaması gibi durumların yol açabileceği yaptırımları, ve
  • Frito Lay5 kararı özelinde, sahada uygulanan teşhir ve dağıtım stratejilerinin rekabete etkilerini ve Kurul’un bu tür davranışlara yönelik müdahale eşiğini

değerlendiriyoruz.

Tofaş/Stellantis İşlemine Yatırım ve Dağıtım Taahhütleriyle İzin

Stellantis Otomotiv Pazarlama A.Ş.’nin (“Stellantis”) tek kontrolünün Tofaş Türk Oto mobil Fabrikası A.Ş. (“Tofaş”) tarafından devralınmasına ilişkin işlemi 23 Kasım 2023 tarihinde nihai incelemeye alan Kurul, işlem kapsamında sunulan ilk taahhüt paketini Ekim 2024’te ye tersiz bularak reddetmişti.

Kurul’un, Tofaş/Stellantis devralma işlemine tarafların sunduğu ikinci taahhüt paketi çerçevesinde izin verdiği, yakın zamanda yayınlanan duyuru ile açıklandı. Kararın, rekabetin dinamik etkilerini ve işlemin toplumsal refaha etkilerini dikkate alan analizler içermesi yönüyle uluslararası düzeyde de önem taşıdığı değerlendiriliyor.

Sunulan ve Kurul tarafından da kabul edilen taahhütler, bir yatırım planının ve dağıtım/satış kanalında alınacak tedbirlerin yanı sıra yerli üretimin korunmasını da kapsıyor. Bu kapsam da, Türkiye’deki üretim ve ihracat kapasitesinin artırılması, yerli üretimin desteklenmesi ve istihdama katkı sağlanması bekleniyor. Yatırım planının otomotiv ana sanayine olduğu kadar yan sanayiye de olumlu bir şekilde yansıyacağı öngörülüyor. Tofaş bayilerinin tek markaya bağlı kalmasının önüne geçilerek çok markalı satış yapısının korunmasına yönelik koşullar da işlemin izin almasında belirleyici oldu. Kurul bu taahhütler ile hem tüketici tercihlerini hem de diğer otomotiv markalarının rekabet imkanlarını güvence altına almayı hedefliyor.

Kurul’un Yerinde İncelemelerdeki Hassasiyeti Giderek Artıyor

Armtek: Silinen Mesajlar ve Tutarsız Beyanlar

Armtek Elektrik Sanayi ve Ticaret A.Ş. (“Armtek”) merkezinde gerçekleştirilen yerinde inceleme sırasında, Armtek Genel Müdürü’nün mobil cihazındaki WhatsApp yazışmalarının, Rekabet Kurumu (“Kurum”) uzmanlarının şirkete giriş yaptığı andan sonra silindiği tespit edilmiştir. Aynı zamanda, Armtek Satış Müdürü’nün dosyaya taraf başka bir teşebbüste gerçekleştirilen yerinde incelemede tespit edilen şüpheli bir GSM hattı ile bağlantısı olmasına rağmen bu hattın kullanımına ilişkin tutarsız açıklamalarda bulunduğu belirlenmiştir. Kurul, her iki eylemi de yerinde incelemenin sağlık lı biçimde yürütülmesini engelleyici nitelikte bularak teşebbüse idari para cezası uygulanmasına karar vermiştir. Söz konusu karar Kurul’un yerinde inceleme esnasında yazışmaların silinmesine ilişkin sert tutumunun devam ettiğini gösteriyor ve yerinde inceleme esnasında Kurum uzmanlarına verilen be yanların şirketler bakımından ağır sonuçları olabileceğini ortaya koyuyor.

AGCO: “Alışkanlık” Nedeniyle Silme, Cezadan Kurtarmadı

AGCO Tarım Makineleri Ticaret Limited Şirketi (“AGCO”) merkezinde yapılan yerinde incelemede, AGCO Bölge Satış Müdürü tarafından kullanılan mo bil cihazda bazı WhatsApp grup sohbetlerinin yerin de incelemenin başladığı saatten kısa bir süre sonra silindiği tespit edilmiştir. Kurum uzmanları, söz konusu silme eylemini ekran görüntüleri ile kayıt altına almıştır.

İlgili çalışan, bu işlemi her sabah rutin olarak uyguladığını beyan etse de Kurul bu savunmayı yeterli bulmamıştır. Zira önceki tarihlerde aynı teşebbüs nezdinde yapılan incelemelerde benzer bir silme davranışına rastlanmamıştır. Ayrıca, silinen yazışmalara diğer bazı çalışanların cihazları üzerinden ulaşılmış olsa da Kurul bu durumu hafifletici bir unsur olarak değerlendirmemiştir. Kararda, veriye geç erişimin dahi yerinde incelemenin sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesini engelleyebileceği vurgulanmıştır.

Bu çerçevede, söz konusu silme işlemi, “yerinde incelemenin zorlaştırılması” kapsamında değerlendirilerek teşebbüs hakkında idari para cezası uygulanma sına karar verilmiştir. Bu kapsamda yerinde inceleme esnasında silinen veriye sonradan ulaşılabilse dahi, yaptırım uygulanması için tek başına silme eyleminin yeterli olduğu bir kez daha ortaya konulmuş oldu.

Vesuvius: Silme Şüphesi, Ceza İçin Yeterli Olmadı

Vesuvius İstanbul Refrakter San. ve Tic. A.Ş. (“Vesuvius”) merkezinde gerçekleştirilen yerinde in celemede, Vesuvius Bölge Satış Direktörü’nün mobil cihazında bazı WhatsApp yazışmalarının silindiğine ilişkin şüphe uyandıran “You are added to chat” loğla rı tespit edilmiştir. Kurum uzmanları, bu logların bazı sohbetlerde daha önce var olan yazışmaların silinmiş olabileceğine yönelik şüphe yarattığını belirtmiştir. Ancak Kurum’un Bilişim Teknolojileri Dairesi Başkan lığı tarafından yapılan teknik değerlendirmede, söz konusu kayıtların WhatsApp’ın “Topluluklar” özelliği kapsamında otomatik olarak oluşmuş olabileceği ve bu nedenle doğrudan bir silme işlemine işaret etme diği ifade edilmiştir.

Ayrıca, söz konusu logların sohbet silme tarihini değil, gruba dahil olma tarihini gösterdiği ve diğer kullanıcılarla yapılan yazışmalarda sohbetin devam ettiği tespit edilmiştir. Bu teknik belirsizlik karşısın da, Kurul eldeki bulguların yerinde incelemenin engellendiği ya da zorlaştırıldığı yönünde açık ve kesin bir tespitte bulunmaya yeterli olmadığını değerlendirerek herhangi bir cezai yaptırım uygulanmasına gerek görmemiştir. Dolayısıyla bu karar, yerinde inceleme sırasında silme şüphesinin tek başına şirkete idari para cezası verilmesi için yeterli olmadığını; bu şüphenin somut delillerle desteklenmesi gerektiğini göstermesi bakımından önem teşkil ediyor.

Vindex: Koordinasyon Eksikliği İhlal Sayıldı

VND Global Plastik A.Ş. (“Vindex”) merkezinde gerçekleştirilen yerinde incelemede, çeşitli organizas yonel aksaklıklar nedeniyle Kurum uzmanlarının ihtiyaç duyduğu verilere zamanında ve eksiksiz biçimde erişmesi mümkün olmamıştır. Şirketin konkordato sürecinde olduğu, birçok çalışanın görevden ayrıldığı ve satış faaliyetlerinin distribütörler aracılığıyla yürütüldüğü ifade edilse de Kurul bu durumun Kurum’la iş birliği yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığını değerlendirmiştir.

Yerinde inceleme sırasında, Vindex Yönetim Kurulu Başkanı yalnızca kendi cihazında inceleme yapılmasına izin verirken, satış personelinin cihazlarına erişim sağlanamamıştır. Bazı çalışanlar mobil cihazlarının tamamen kişisel olduğunu belirterek incelenme sine izin vermemiştir. Şirket yönetiminin bu süreci yönlendirme konusunda yetersiz kalmasının ve çalı şanlara yönelik açık talimat verilmemesinin, yerinde incelemenin etkin şekilde yürütülmesini engellediği değerlendirilmiştir.

Bu nedenle Kurul, bu durumun yerinde incelemenin engellenmesi/zorlaştırılması kapsamında değerlen dirildiğini ve konkordato sürecinin böyle bir yükümlülüğün yerine getirilmemesi için geçerli bir mazeret oluşturmayacağını belirterek, teşebbüs hakkında idari para cezası uygulanmasına karar vermiştir.

Dört karar birlikte değerlendirildiğinde, Kurul’un ye rinde incelemeye yaklaşımında süreklilik taşıyan bazı ilkeler ön plana çıkıyor. Özellikle veriye zamanında erişimin sağlanamaması, verilerin silinmesi, bilgiye erişimin geciktirilmesi veya yönetimsel koordinasyon eksiklikleri, “engelleme” ya da “zorlaştırma” gerekçesiyle idari para cezası sonucunu doğurabiliyor. Kurul, niyetten ziyade eylemin yerinde inceleme üzerindeki etkisini esas alıyor. Bu bağlamda, şirketlerin yerinde inceleme prosedürlerine de tam uyum göstermeleri önem taşıyor. Söz konusu kararlarla birlikte, şirket lerin yerinde inceleme sırasında Kurum ile iş birliği içinde hareket etmelerinin ve inceleme başladıktan sonra herhangi bir veriyi silmeye yönelik eylemlerden kaçınmalarının, idari para cezasından korunmak açı sından taşıdığı önem bir kez daha vurgulanıyor.

Frito Lay Kararı: Geleneksel Kanalda Rekabeti Sınırlayan Uygulamalar

Kurul, Frito Lay Gıda San. ve Tic. A.Ş. (“Frito Lay”) hakkında yürüttüğü soruşturma sonucunda, Frito Lay’in yüksek pazar payı, yaygın dağıtım ağı, güçlü marka bilinirliği ve ülke çapına yayılan teşhir sistemleri ile pazarda hâkim durumda bulunduğu sonucuna vardı ve şirketin geleneksel perakende satış noktalarında (bakkal, büfe gibi) rakip ürünlerin görünürlüğü nü sistematik olarak engellediğini ve bu yolla pazarda yalnızca kendi ürünlerinin satılmasını sağlamaya yönelik bir “fiili münhasırlık” yaratarak rekabeti sınırladığını tespit etti. Kurul, bu gerekçelerle Frito Lay’e 1.365.467.533,01 TL tutarında idari para cezası verdi. Ayrıca, benzer ihlallerin önüne geçmek için bir dizi düzenleme de hayata geçirildi.

Sahada Uygulanan Stratejiler

Soruşturma sürecinde öne çıkan bulgulardan ilki, Fri to Lay’in geleneksel satış kanalı noktalarına yerleştirdiği özel tipteki bazı stantlara ilişkindir. Bu stantların, hem Pepsi Grubu içecek ürünlerinin hem de Frito Lay cips ürünlerinin birlikte sergilenmesine olanak tanıyan yapılar olduğu ve rakip ürünlerin teşhirine yer bırakmayacak şekilde konumlandırıldığı tespit edilmiştir. Kurul, bu stantların satış noktalarında rakip ürünlerin teşhir edilmesine fiilen imkan bırakmadığını ve bu nedenle rakipleri dışlayıcı bir etki yarattığını değerlendirmiştir.

Buna ek olarak, satış temsilcileri ile distribütör çalı şanları arasında geçen WhatsApp yazışmalarında; doğrudan rakip ürünlerin kaldırılmasına yönelik yönlendirmelerin yer aldığı, hatta satış temsilcilerinin bu tür eylemleri gerçekleştirdikçe puan kazandığı ve ödüllendirildiği de soruşturma kapsamında ortaya konmuştur.

Davranışsal Tedbirler: Rekabetin Tesisi için Kurallar

Kararda cezanın yanı sıra rekabetin etkin biçimde te sis edilmesi amacıyla şu davranışsal tedbirlerin uygulanmasına da karar verilmiştir:

  • Stantlarda Alan Tahsisi: 200 m²’nin altındaki geleneksel satış noktalarında, Frito Lay stantlarında en az yüzde 30 oranındaki alanın rakip ürünlere ayrılması zorunlu kılındı. Bu alanlar bir separatör ile bölünecek ve bir etiket yardımıyla rakiplere ayrıldığı belirtilecek
  • Boş Alan Kullanımı: Rakip ürünlerin konulmadığı alanlar Frito Lay ürünleriyle doldurulmayacak ve boş bırakılacak
  • Stand Sayısı: Her satış noktasında yalnızca bir adet cips standı bulunacak ve bu standın yerleşimi, rakiplerin görünürlüğünü engellemeyecek.
  • Teşvik Sisteminin Revizyonu: Satış ekiplerinin prim sistemi, rakip ürünlerin bulunurluğunu azaltmaya teşvik etmeyecek şekilde revize edilecek.
  • Müşteri Bilgilendirmesi: Davranışsal tedbirlerin kapsamı ve içeriği, geleneksel kanal satış noktala rına yazılı olarak bildirilecek.

Kurul ayrıca, bu yükümlülüklerin uygulanmasını ve etkinliğini gözlemlemek amacıyla düzenli periyotlarla raporlama yapılmasına da hükmetmiştir.

Kararda dikkat çekilen bir diğer husus, benzer ihlallerin geçmiş Kurul kararlarında da tespit edilmiş olmasıydı. Özellikle 2004, 2006 ve 2013 tarihli kararlarla benzer fiili münhasırlık uygulamalarına dikkat çekilmiş olup bu uygulamaların sürmesi cezayı ağırlaştırıcı bir unsur olarak değerlendirildi.

Frito Lay Kararı, özellikle geleneksel satış kanallarındaki teşhir stratejilerinin ve saha teşvik sistemlerinin rekabeti sınırlayıcı etkilerine dikkat çeken çarpıcı bir örnek teşkil ediyor. Kurul’un yalnızca para cezası ile yetinmeyip davranışsal düzeyde detaylı ve katı müdahalede bulunması, rekabet ihlallerinin sadece geçmişe dönük cezai yaptırımlar ile sonuçlanmadığını, aynı zamanda kararlarıyla şirketlerin geleceğe dönük stratejileri ve eylemleri üzerinde belirleyici etkilerle sonuçlanabildiğini de ortaya koyuyor

Kaynakça

  1. Kurul’un 04.06.2024 tarihli ve 24-24/566-238 sayılı Kararı.
  2. Kurul’un 18.04.2024 tarihli ve 24-19/404-161 sayılı Kararı.
  3. Kurul’un 17.08.2023 tarihli ve 23-39/740-254 sayılı Kararı.
  4. Kurul’un 28.11.2024 tarihli ve 24-50/1125-483 sayılı Kararı.
  5. Kurul’un 13.02.2025 tarihli ve 25-06/152-78 sayılı Kararı.