Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Yönetim Kurulu Üyelerinin Azli – Av. Duygu TURGUT

Yönetim kurulu üyelerinin azletmeye yetkili organ genel kuruldur. Genel kurulun görevden alması sonucu yönetim kurulu üyeliği sıfatı son bulur ve azledilen kişi şirket içerisinde veya şirket adına hiçbir işlem yapamaz.

Türk Ticaret Kanunu’nda (“TTK” veya “Kanun”) kendiliğinden sona erme, istifa, görevden alma (azil) ve görevden ayrılmanın sicile bildirilmesi gibi yönetim kurulu üyeliğini sona erdiren birçok sebep düzenlenmiştir. Bunlar arasında en çok rastlanan sona erme sebebi ise yönetim kurulu üyelerinin azledilmesidir. Bu ayki yazımızda TTK’da yönetim kurulu üyelerinin azline ilişkin yer alan düzenlemeleri, hangi organın görevden almaya yetkili olduğu, gündeme bağlılık ilkesi, haklı sebeplerin varlığı ve tazminat hakkı kapsamında ele almaya çalışacağız.

Azle Yetkili Organ

Yönetim kurulu üyelerinin azletmeye yetkili organ genel kuruldur. Genel kurulun görevden alması sonucu yönetim kurulu üyeliği sıfatı son bulur ve azledilen kişi şirket içerisinde veya şirket adına hiçbir işlem yapamaz.

Yönetim kurulu üyelerinin atanması ve azli Kanunda genel kurulun devredilemez görev ve yetkileri arasında yer almaktadır (TTK m. 408) ve bu yetkinin ana sözleşmeyle dahi sınırlandırılması mümkün değildir. Dolayısıyla, genel kurul yönetim kurulu üyelerini azletme yetkisini herhangi bir düzenleme ile yönetim kuruluna veya komisyonlara devredemez.

Bir yönetim kurulu üyesinin azledilebilmesi için genel kurulun olağan genel kurul veya olağanüstü genel kurul toplantısında bu doğrultuda karar alması gerekir. Olağan genel kurul toplantıları her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılır. Olağanüstü genel kurul toplantıları ise (i) yönetim kurulunun çağrısı üzerine, (ii) sermayenin en az onda birini oluşturan pay sahiplerinin çağrısı üzerine veya (iii) tüm hissedarların tam katılımı ve tüm toplantı boyunca mevcut bulunmaları şartıyla çağrısız olarak gerçekleştirilebilir. Genel kurul sermayenin en az dörtte birini karşılayan payların sahiplerinin veya temsilcilerinin katılımı ile toplanır. Karar nisabı ise toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğudur. Ancak, şirket esas sözleşmesi ile daha ağır toplantı ve karar nisapları öngörülebilir.

Gerçek Kişi ve Tüzel Kişi Üyenin Azli

Türk hukukunda gerçek kişi yönetim kurulu üyesi ile tüzel kişi yönetim kurulu üyesinin görevden alınması bakımından herhangi bir farklılık öngörülmemiştir. Genel kurul her ikisini de aynı usul ve esaslara göre azletme yetkisine sahiptir. Ancak, genel kurulun tüzel kişi yönetim kurulu üyesinin temsilcisini azletme yetkisi yoktur. Tüzel kişi yönetim kurulu üyesinin temsilcisini azletme yetkisine sahip olan tüzel kişi yönetim kurulu üyesinin kendisidir. Dolayısıyla, tüzel kişiyi temsilen yönetim kurulunda görev alan kişinin görevden alınması genel kurul tarafından değil tüzel kişi yönetim kurulu üyesi tarafından gerçekleştirilecektir.

Gündeme Bağlılık İlkesi

Önceden, yönetim kurulu üyesinin azlinin genel kurul gündemi kapsamında yer alıp almadığı tartışma konusu iken TTK bu tartışmaya son vermiştir. Bu doğrultuda bir yönetim kurulu üyesinin azledilebilmesi için görevden almaya ilişkin maddenin genel kurul gündeminde yer alması gerekmektedir. Kanunda genel kurulun bir yönetim kurulu üyesini görevden alması için herhangi bir sebep göstermesi şartı aranmaz. Dolayısıyla, genel kurul genel kurulun usulüne uygun olarak toplanması ve gündeme bağlılık ilkesine uyması şartıyla her zaman bir sebep göstermeksizin bir yönetim kurulu üyesini azledebilir.

Gündem genel kurulu toplantıya çağıranlar tarafından belirlenir. Dolayısıyla gündem, genel kurulu yönetim kurulunun çağırması halinde yönetim kurulu tarafından veya hissedarlar tarafından çağrılması halinde de hissedarlar tarafından belirlenir. Kanun ayrıca sermayenin en az onda birini oluşturan pay sahiplerine karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymasını yönetim kurulundan isteme hakkı tanımıştır.

Haklı Sebebin Varlığı

Haklı sebebin varlığı gündeme bağlılık ilkesinin istisnası olarak kabul edilmektedir. Haklı sebebin varlığı halinde, genel kurul gündeminde madde olmasa dahi, bir yönetim kurulu üyesinin genel kurul kararıyla her zaman görevden alınması mümkün kılınmıştır.

Öte yandan, belirli pay gruplarına yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınması halinde genel kurulun azil yetkisi sınırlıdır ve ancak haklı sebep olması halinde genel kurul bir yönetim kurulu üyesini görevden alabilir. Aynı şekilde, haklı sebeplerin varlığı halinde şirket tüzel kişi yönetim kurulu üyesinden gerçek kişi temsilcisini değiştirmesi talebinde bulunabilir.

TTK haklı sebeplerin niteliği ile ilgili herhangi bir sınırlama getirmemiştir. Ancak, yolsuzluk, yetersizlik, bağlılık yükümünün ihlali, birden fazla şirkette yönetim kurulu üyesi olunması sebebiyle görevin ifasında güçlük, geçimsizlik, nüfuzun kötüye kullanılması gibi sebepler birer haklı sebep olarak kabul edilmektedir. Belirtmek gerekir ki, haklı sebepler bakımından bir sınırlama getirilmemiş olmakla beraber kişisel görüşler, siyasi görüşler haklı sebep olarak ileri sürülemez.

Tazminat Talebi

Son olarak değinmek istediğimiz bir husus ise azledilen yönetim kurulu üyesinin tazminat hakkıdır. Haklı bir sebebe dayanılarak veya haklı bir sebep olmaksızın görevden alınan yönetim kurulu üyesine şirketten tazminat talep etme hakkı tanınmıştır. Azledilen yönetim kurulu üyesinin uğradığı zararı ve uğradığı zarar ile kendisini azleden hissedarların kusuru arasındaki nedensellik bağını ispatlaması gerekecektir. Söz konusu tazminat yönetim kurulu üyeliği sıfatına haksız olarak ve zamansız son verilmesi sebebiyle uğranılan zararları kapsar.