Borçlanma Araçları İhraçlarının Hukuki ve Vergisel Boyutu Barış Yalçın & Bekir Emre Haykır
Borçlanma Araçları İhraçlarının Hukuki ve Vergisel Boyutu
Tahvil, bono gibi borçlanma aracı ihraçları özellikle son yıllarda finansal şirketler yanında reel sektör şirketleri tarafından da sıkça kullanılmaya başlamıştır.
Borçlanma araçları ihraçları temel olarak Sermaye Piyasası Kanunu ve bu kapsamda Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yayınlanan Borçlanma Araçları Tebliği ile düzenlenmektedir. Bu yazımızda borçlanma aracı ihraçlarındaki temel esasları ve vergileme rejimini konu almaktayız.
Borçlanma aracı türleri
Borçlanma araçları ihraççıların borçlu sıfatıyla düzenleyerek ihraç ettikleri tahvilleri, paya dönüştürülebilir tahvilleri, değiştirilebilir tahvilleri, bonoları, kıymetli maden bonolarını ile niteliği itibari ile borçlanma aracı olduğu Kurul tarafından kabul edilecek sermaye piyasası araçlarını ifade etmektedir. Tüzel kişiler ve yatırım fonları ihraççı sıfatıyla borçlanma aracı ihraç edebilirler. Uygulamada en sık ihraç edilen borçlanma araçlarının tahvil olduğu gözlemlenmektedir.
İhraç Yöntemleri
Borçlanma aracı ihracı yurt içinde veya yurtdışında halka arz yoluyla veya halka arz edilmeksizin tahsisli satış veya nitelikli yatırımcılara satış yöntemleriyle yapılabilir. İhracın yurtiçinde yahut yurtdışında yapılması veya halka arzın olup olmaması ihraca uygulanacak esaslar açısından önem arz eder.
Halka arz yoluyla satış yapması halinde, borçlanma araçlarının borsada işlem görmesi zorunlu olup izahname onayı için yapılacak SPK başvurusuna paralel olarak ilgili borsaya da başvurulması gerekir.
Halka arz edilmeksizin yapılacak ihraçlarda ise ihraç belgesi hazırlanarak SPK onayına sunulması zorunludur.
İhraçlar kayden gerçekleştirilir ve haklar Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) nezdinde izlenir. Ancak yurtdışı ihraçlar için SPK kayden ihraçtan muafiyet verebilir. Yurtiçinde ihraç edilen borçlanma araçları hak sahibi bazında izlenmesi zorunludur. Yurtdışında ihraç edilen araçlar MKK nezdinde toplu olarak izlenebilir. Yurtdışında yapılan ve kayden yapılmayan ihraçlara ilişkin olarak MKK’ya ihraca ilişkin detaylı bilgilerin verilmesi zorunludur.
İhraçlar, tertipler halinde yapılabilir. Bir tertip içinde farklı tür, faiz ve vadede satış yapılabilir. Böyle bir durumda, talebe göre borçlanma araçları arasında aktarma yapmak mümkündür.
Yurtiçinde yapılacak ihraçların TL cinsinden olması zorunlu iken, yurtdışı ihraçların TL veya döviz cinsinden gerçekleştirilmesi mümkündür.
İhraç Tavanı & İhraç Limiti
Borçlanma araçları ihraçları, Türk Lirası (TL) ya da döviz cinsinden belirlenecek bir ihraç tavanı içerisinde gerçekleştirilir. İhraç tavanının SPK tarafından onaylanması gerekir. Döviz cinsinden ihraç tavanı ancak yurtdışı ihracın varlığı halinde belirlenebilir. Geçerli bir ihraç tavanı varken, yeni bir ihraç tavanı belirlenebilir. Bu durumda, henüz satışı yapılmamış borçlanma araçlarının iptali mümkündür.
İhraççıların yapacağı ihraç tutarı SPK düzenlemelerinde belirlenen ihraç limitlerini aşamaz. SPK düzenlemelerine göre;
• Halka açık şirketler için ihraç limiti öz kaynaklarının 5 katı,
• Halka kapalı şirketler için ise öz kaynaklarının 3 katıdır.
Öte yandan, derecelendirme notuna sahip bankalar, finansal kuruluşlar, finansal kiralama, faktöring ve finansman şirketleri için ihraç limitleri iki katı olarak uygulanır. Bunun için, bu kuruluşların uzun vadeli derecelendirme notunun yatırım yapılabilir seviyenin en üst üç basamağı içinde olması gerekir. Bankaları ve finansal kuruluşların yurtdışındaki ihraçlarında hesaplanan ihraç limitlerinin yarısı oranında ek ihraç limiti tanınabilir.
Tedavüldeki borçlanma araçları ile henüz satılmamış ihraç tavanı içindeki borçlanma araçlarının nominal tutarı limit hesaplanırken indirim kalemi olarak dikkate alınır.
Konsolide finansal tablo hazırlayan şirketlerde ana ortaklığın öz kaynak tutarı dikkate alınır. Öte yandan, başka kamu kuruluşlarının regülasyonlarına da tabi olan şirketler için özel mevzuatlarında farklı ihraç limitleri belirlenmiş ise, eğer bu limitler daha yüksek ise SPK düzenlemelerindeki limitlere uyulur. Aksi halde, hangi limitin uygulanacağı ihraççının sorumluluğunda olup, SPK durumu ilgili kuruma bildirecektir.
Sermayesinin ve yasal yedek akçelerinin yarısı karşılıksız kalmış ihraççılar yurtiçinde halka arz veya tahsisli satış yoluyla borçlanma aracı ihraç edemezler.
İhraç Limitinin Hesaplanmasında Esas Alınacak Finansal Tablolar
İhraç limitleri, SPK tarafından borsada işlem gören ortaklıklar için belirlenen düzenlemelere göre hazırlanmış ve bağımsız denetimden geçmiş son hesap dönemine ilişkin yıllık finansal tablolar esas alınarak belirlenir.
Öte yandan, en son ara dönem finansal tablolarının özel bağımsız denetimden geçirilmiş olması kaydıyla ihraç limiti hesabında kullanılabilir. Ancak, bu tabloya hesaplanan ihraç limiti, son yıllık finansal tabloya göre hesaplanandan düşük çıkarsa ara dönem tablosu esas alınmak zorundadır.
Borçlanma Aracı İhracında “Yetkili Organ” ve İhraç Yetkisinin Devri
İhraç kararı almaya ilke olarak ihraççıların genel kurulları yetkilidir. Bununla şirketlerin esas sözleşmelerinde hüküm varsa bu yetki yönetim kuruluna devredilebilir. Öte yandan, genel kurul maksimum 15 aylık bir süre için ihraç yetkisini yönetim kuruluna devredebilir. Yönetim kurulunun ihraç kararında asgari olarak borçlanma tutarını, ihracın halka arz edilerek yahut edilmeksizin gerçekleştirileceği hususu yer almalıdır. Ayrıca yönetim kurulunun genel kurul tarafından yetkilendirildiği hallerde yönetim kurulu kararı ihraca ilişkin olarak her türlü hususu içermelidir. Bu hususlar dışındaki hususların belirlenmesi konusunda yetkili organ, ihraççının başka bir organını yetkilendirebilir.
SPK’ya Başvuru
Yetkili organ kararından sonraki 1 yıl içinde Tebliğ eklerinde satışın türüne göre belirlenen belgelerle SPK’ya başvurulması gerekir. İzahname ve İhraç Belgesi Tebliği uyarınca izahname geçerlilik süresi içinde tertipler halinde yapılacak satışlarda her bir tertibin satışından önce SPK’dan onay alınması gerekir.
Yurtiçindeki halka arz edilmeksizin yapılacak satışlarda SPK’nın ihraç belgesi onayından sonra, her bir tertipteki satış için MKK’ya başvurularak satış işlemleri yapılır. Yurtdışındaki satışlarda ise her bir tertip ihraç belgesinin SPK tarafından onaylanması aranmaktadır.
Garanti ve Kredi Derecelendirme
SPK, ihraççıların borçlanma araçlarından kaynaklanan ödeme yükümlülüklerinin yurtiçinde yerleşik bir banka ya da bir başka tüzel kişi tarafından garanti edilmesini veya satışın sadece nitelikli yatırımcılara yapılmasını talep edebilir. Son dönemde SPK tarafından banka garantisi istenen ihraçlarla karşılaşılmaktadır.
Borçlanma aracı ihraçlarında kredi derecelendirmesi zorunlu değildir. Ancak böyle bir derecelendirme var ise, nota mesnet belgelerin vade boyunca yıllık olarak güncellenmesi ve derecelendirme notunun da düzenli olarak ilgili SPK düzenlemelerine göre gözden geçirilmesi gerekir.
İhraçlarda SPK’ya ödenecek ücretler
Borçlanma aracı ihraçlarında SPK’ya borçlanma araçlarının ihraç değeri üzerinden (nominal değerinden aşağı olmamak üzere) ücret ödenir. Ücretin oranı aracın vadesine göre belirlenir.
Vade Oran
179 günde kadar Onbinde 5
180-364 gün Onbinde 7
365-730 gün Binde 1
730 gün Binde 2
Tahvillerin vergilendirilmesi
Tam mükellef yatırımcılar ve Türkiye’de iş yeri veya daimi temsilci olan dar mükellef yatırımcılar açısından vergilendirme:
Tahvillerin vergilendirilmesi ihracın nerede olduğuna göre değişmektedir. Yurtdışında ihraç edilmiş tahvillerde tam mükellef elde edeceği faiz gelirleri tahvillerin vadelerine göre %10, %7, %3 ve 0% oranlarında tevkifata tabidir. Vadesi 5 yıl ve üzeri olanlarda %0, vadesi 3 yıl ile 5 yıl arası olanlarda %3, vadesi 3 yıl ile 1 yıl arasında olanlarda %7 ve vadesi 1 yıla kadar olanlarda %10 oranında tevkifat uygulanması gerekmektedir. Tevkifatı ihraçcı yapmak ile sorumludur.
Tahvillerin yurtiçinde ihraç edilmesi durumunda ise faiz ve alım satım geliri elde edenin hukuki durumuna göre %10 veya %0 oranında tevkifata tabi olacaktır. Tam mükellef gerçek kişiler ile Tam mükellef sermaye şirketleri (Tam mükellef yatırım fonları ve ortaklıkları dahil) dışındaki kurumsal yatırımcılar %10 tevkifata, Tam mükellefsermaye şirketleri ise %0 oranında tevkifata tabi olacaktır.
Tam mükellef gerçek kişiler tarafından yurtiçinde ihraç edilen tahvillerden elde edilen faiz ve alım satım gelirlerinde tevkifat nihai vergi olmakta iken, yurtdışında ihraç edilenlerden elde edilen alım satım veya faiz gelirleri ise yıllık beyan edilerek artan oranlı gelir vergisine tabidir. Gelir beyan edilirken belli istisnalar ve hadler dikkate alınması gerekmektedir.
Tam mükellef kurumlarda ise ister yurtiçi olsun ister yurtdışı olsun, elde edilen faiz veya alım satım gelirleri veya tahvillerin geçici ve kurumlar vergisi dönemlerinde değerleme gelirleri kurum kazancına dahil edilir, ve geçmiş yıl mali zararı veya ilgili dönemde mali zararı oluşmadığı sürece %20 oranında kurumlar vergisine tabidir. Özel bir istisnası bulunmamaktadır.
Gelir ve kurumlar vergisi dışında geliri elde edenin hukuki statüsüne göre dolaylı vergiler doğabilmektedir. Örneğin yatırımcı tam mükellef bir banka ise tahvil faizleri ihraç edildiği yer ve para cinsine göre değişerek %1 veya %5 oranında banka ve muamele vergisine tabi olabilmektedir. Tahvillerde tartışmalı konu ise Katma Değer Vergisi uygulamasıdır. Gelir İdaresinin son yıllarda verdiği bir mukteza’da kurumların tahvillerden elde ettikleri faiz gelirleri üzerinden %18 oranında Katma Değer Vergisi hesaplanması gerektiğini belirtmiştir. Söz konusu görüşe katılmamakla birlikte tahvil ihraçlarında Katma Değer Vergisi hesaplanmadığı durumda bir eleştiri riski mevcuttur.
Bu bölümde yapılan açıklamalar Türkiye’de işyeri veya daimi temsilcisi olan dar mükellef yatırımcılar içinde geçerlidir.
Türkiye’de işyeri veya daimi temsilci olmayan Dar mükellef yatırımcılar açısından vergilendirme:
Hem yurtiçinde hem de yurtdışında ihraç edilen tahvillerden elde edilen faiz gelirlerinde tevkifat nihai vergidir. Alım satım kazanclarında ise yurtiçinde ihraç edilmiş ise, geliri elde edilenin hukuki durumuna göre tevkifat oranı belirlenecektir. Tam mükellef sermaye şirketine benzeyen yabancı şirketler ile Maliye’nin belirlediği ve Tam mükellef yatırım fon ve ortaklıklarına benzeyen kurumsal yatırımcılar %0 oranında geriye kalanlar %10 oranında vergilenecektir. Yurtdışında ihraç edilen tahvillerin alım ve satımları beyan tabi değildir.
Kurumsal yatırımcılar ile ticari olarak faaliyette bulunan gerçek kişilerin elde ettikleri faiz gelirlerinde Gelir İdaresi’nin muktezası doğrultusunda sorumlu sıfatıyla Katma Değer Vergisi hesaplanması gerektiği iddia edilebilir.
Prensipte başka dolaylı vergilerin doğması ihtimali olsa da, piyasa uygulamalarında genellikle doğmamaktadır.
İhraçcı açısından vergilendirme:
İhraçcılar açısından ihraç sırasında oluşabilecek önemli bir vergi yükü bulunmamaktadır. Zira ihraç ile ilgili kağıtlar harçlar ve damga vergisinden istisnadır. İhraç edildikten sonra ihraçcının yapacağı ve tahakkuk edeceği faizler ile reeskont yoluyla hesaplanan faizler gider yazılabilmektedir. Fakat tahvili ortak veya ortakla ilişkili kişi alması durumunda transfer fiyatlaması ve örtülü kurallarına dikkat edilmelidir.