Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Operasyonel Kiralama Penceresinden İFM – Hakan GÜZELOĞLU

7412 Sayılı İstanbul Finans Merkezi (İFM) Kanunu 28.06.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu Kanun ile İstanbul Finans Merkezi alanının yönetilmesi ile işletilmesine dair hükümler ile İstanbul Finans Merkezi’nde gerçekleştirilecek faaliyetlerle bu faaliyetlere ilişkin teşvik, indirim, istisna ve muafiyetler düzenlenmektedir.

İFM Kanunu uygulamasında finansal faaliyetler, Bankacılık Kanunu, Sigortacılık Kanunu gibi kanunlar yanında 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında belirtilen faaliyetleri, hizmetleri ve işlemleri de ifade etmektedir. Operasyonel kiralama şirketleri de 6361 sayılı kanunda yer bulan faaliyet kiralaması faaliyeti ile iştigal etmektedir.

Bu yazımızda İstanbul Finans Merkezi Kanunu ile İFM de faaliyet belgesi alarak faaliyet gösterecek olan şirketler için getirilen vergi avantajları ve operasyonel kiralama şirketleri açısından bu avantajların söz konusu olup olamayacağını kısaca irdelemek istedik.

İFM Kanunu ile Getirilen Finansal Hizmet İhracı Kavramı

İFM Kanunu ile daha önce özel bir belirleme yapılmamış olan finansal hizmet ihracı kavramı mevzuatımıza yeni girmiştir. İFM’de faaliyet gösteren şirketlerin Kanun’un 5. maddesindeki “Finansal Hizmet İhracı” faaliyeti kapsamındaki işlemleri aşağıdaki şekilde tanımlanmaktadır.

“MADDE 5- (1) Katılımcı belgesi alarak finansal faaliyet gösteren kuruluşların yurt dışında yerleşik kişilere sundukları finansal hizmetler, hizmetten nihai olarak yurt dışında faydalanılması koşuluyla, finansal hizmet ihracatı olarak değerlendirilir.”

Yukarıda yer verilen finansal hizmet ihracı kavramı katılım belgesi alarak İFM’de faaliyet gösteren kuruluşların yurt dışında yerleşik kişilere sundukları ve yurt dışında faydalanılan hizmetler olarak tanımlanmıştır.

Öte yandan Kanun’un 5. Maddesinin 2. bendinde ise İFM’de faaliyet gösteren finansal kuruluşların kendi nam ve hesabına gerçekleştirdikleri türev işlemler, portföylerine varlık alma, varlık satma, yurt içinde yerleşik kişilerin tasarruflarını yurt dışına çıkaran faaliyetler, hizmetlerin finansal hizmet ihracı sayılmayacağı hüküm altına alınmıştır.

Başlıca Getirilen Avantajlar Neler?

Kanun’un 6. maddesinde vergi ve diğer mali yükümlülüklere ilişkin istisna ve indirimler tanımlanmıştır. Bunlardan başlıcası Kurumlar Vergisi Kanunu’na yöneliktir. İFM Kanunu’ndan faydalanacak olan şirket faaliyeti finansal hizmet ihracı kapsamında söz konusu istisna benzeri kurumlar vergisi indiriminden faydalanacaktır.

Buna göre katılımcı belgesi almış finansal kuruluşlar tarafından İFM’de gerçekleştirilen finansal hizmet ihracatı niteliğindeki faaliyetler kapsamında elde edilen kazançların yüzde 75’i kurumlar vergisi matrahının tespitinde, kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, kurum kazancından indirilebilmektedir. Hatta, yüzde 75 oranı kurumların 2022 ila 2031 yılları vergilendirme dönemlerine ait kurum kazançları için yüzde 100 olarak uygulanmaktadır. Diğer bir ifade ile İFM’de elde edilen kazanç üzerinden 2032 yılına kadar kurumlar vergisi ödenmeyecektir.

Sadece, kurumlar vergisi değil yine İFM’de gerçekleştirilen işlemler nedeniyle lehe alınan paralar da banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır.

İlaveten, söz konusu faaliyetlere ilişkin işlemler her türlü harçtan, bu işlemlere ilişkin düzenlenen kâğıtlar damga vergisinden de istisnadır.

Bir diğer avantajlı husus, katılımcı belgesi almış finansal kuruluşların İFM’de bulunan merkez ve şubelerinden, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken finansal faaliyet harçları, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren beş yıl süreyle alınmamaktadır.

Operasyonel Kiralama Da Bir Finansal Hizmet İhracı Sayılır Mı?

6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 3. maddesine göre operasyonel kiralama yani faaliyet kiralaması, finansal kiralama dışında kalan kiralama olarak tanımlanmıştır. Muhasebe standartları da bir varlığın mülkiyetine sahip olmaktan kaynaklanan risk ve yararların tamamının devredilmediği kiralamaları operasyonel kiralama olarak sınıflandırmaktadır.

Diğer bir ifade ile kiralanan varlığın mülkiyetine sahip olmaktan kaynaklanan tüm risk ve yararların kiralama sözleşmesi aracılığıyla kiracıya devrinin mümkün olmadığı kesin olarak anlaşılıyorsa, söz konusu kiralama faaliyet kiralamasıdır. Bu haliyle operasyonel kiralama işlemi bir kredi işlemi, kiralayan kurum da bir kredi kuruluşu sayılır.

İşte tam bu noktada operasyonel kiralama şirketlerince verilen bazı hizmetlerin de İFM Kanunu ile getirilen düzenlemeden faydalandırılması operasyonel kiralama sektörü için olumlu bir teşvik olabilir. Örneğin, buna yabancılara verilen kiralama hizmetleri ile başlanıp operasyonel kiralama faaliyeti kademeli olarak finansal hizmet ihracı olarak kabul edilebilir.

İFM Kanunu’nun geliştirilmesi gereken bir yönü finansal hizmet ihracı kavramının daha geniş uygulama alanının bulabilecek hale getirilmesi olabilir. Nitekim, kanunun bu hali ile uygulama alanının çok sınırlı olduğu görülmektedir. Banka ve diğer finans kurumları tarafından bile uygulama alanı çok bulamayan finansal hizmet ihracı tanımının geliştirilerek operasyonel kiralama hizmetlerini de kapsayacak şekilde düzenlemesi yapılabilir.

Sorumlu vergicilik anlayışı ile operasyonel kiralama sektörünün sağlıklı gelişimi için operasyonel kiralama firmalarının İFM’de faaliyet göstermesinin sağlanması hem İFM alanının yönetimine katkı sağlayabilecek hem de kapsamı geliştirilen finansal hizmet ihracı sayesinde vergisel bir teşvik de bu sektörün gelişmesi için önemli rol oynayacaktır.

Yazımızda yer verilen konularda ek bir husus olursa bizimle her zaman iletişime geçebileceğinizi bilginize sunarız.