Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Sürdürülebilirlik Bizim İçin Bir Vizyon Değil, Bir Sorumluluk Alanı – Ahu TURAN röportajı

2025 yılının kalan bölümü ve 2026 yılı için dünya ve Türkiye ekonomisine ilişkin beklentileriniz neler? Kısa ve orta vadede otomotiv sektörüne dair öngörüleriniz nelerdir?

Küresel ölçekte 2025’in ikinci yarısı ve 2026 yılı, makroekonomik olarak dengelenme dönemine işaret ediyor. Enflasyonun kademeli olarak gevşemesi ve faiz oranlarının normalleşme eğilimine girmesiyle birlikte, hem hane halkı hem de işletmeler tarafında temkinli bir iyimserlik söz konusu. Türkiye özelinde ise tüketici talebi halen canlılığını koruyor. Finansman maliyetleri ve döviz dalgalanmaları gibi unsurlar gündemde kalmakla birlikte, istihdamın ve iç talebin güçlü seyri otomotiv sektörü açısından fırsatlar yaratıyor.

Bugün otomotivde talep yalnızca mobilite ihtiyacını değil, yaşam tarzı tercihlerini de yansıtıyor. Kullanıcılar artık sadece ulaşım değil; konfor, güvenlik, teknoloji ve tasarımı bir bütün olarak değerlendiriyor. Biz de Chery olarak tam bu dönüşüm noktasında, güçlü ürün gamımız ve kullanıcı beklentilerine hızla cevap veren yaklaşımımızla sahadayız. SUV segmenti, Türkiye’de pazarın hâkim yapısını oluşturmaya devam ediyor. Her 10 araçtan 6’sı SUV ve Chery, içten yanmalı SUV segmentinde ilk 3 marka arasında yer alıyor.

Kısa vadede, talebin güçlü seyrini koruyacağı; orta vadede ise finansman koşullarının iyileşmesiyle özellikle C ve D segmentlerinde büyümenin devam edeceği öngörülüyor. Chery Türkiye olarak biz, sürdürülebilir büyümeyi merkeze alarak; dengeli fiyat politikası, yüksek donanım seviyesi ve güçlü satış sonrası hizmet yapımızla 2026’ya istikrarlı bir şekilde ilerliyoruz.

Sürdürülebilirlik günümüzün önemli konularının başında geliyor. Bu bağlamda, fosil yakıtlı taşıtların yerini yakın zamanda çevre dostu taşıtlar alacak gibi görünüyor. Markanızın çevre dostu, dolayısıyla elektrikli araçlar konusundaki çalışmalarından bahseder misiniz?

Sürdürülebilirlik bizim için bir vizyon değil, bir sorumluluk alanı. Chery olarak bu sorumluluğu ürün geliştirmeden üretim süreçlerine, satış sonrası hizmetlerden müşteri deneyimine kadar tüm değer zincirimize entegre ediyoruz.

Dünyanın dört bir yanında kurduğumuz Ar-Ge merkezleri, elektrikli ve hibrit teknolojiler konusunda yoğun bir şekilde çalışıyor. Yeni nesil batarya mimarileri, aerodinamik verimlilik, ağırlık azaltma teknolojileri ve enerji geri kazanım sistemleri, bu çalışmaların odağında yer alıyor. Bu kapsamda geliştirdiğimiz yeni elektrikli platformlarımız, sadece çevreci değil; aynı zamanda yüksek performans ve erişilebilir maliyet dengesini gözetiyor.

Türkiye özelinde ise elektrikli mobilitenin gelişimi, doğru şarj altyapısı ve kullanıcı maliyet denklemine bağlı olarak ilerliyor. Biz de bu geçişin sağlıklı biçimde gerçekleşmesi adına hazırlıklarımızı yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde ürün gamımıza çevre dostu, tam elektrikli ve hibrit modellerin dahil edilmesiyle birlikte Chery, sürdürülebilir mobilite vizyonunu Türkiye’de de görünür kılacak.

İhtiyaç ve alışkanlıklarımızdaki değişime bağlı olarak, dijitalleşme hayatımızın her alanında çok daha fazla yer almaya ve bizlere birçok kolaylığı birlikte sunmaya başladı. Dijitalleşme konusunda markanızın ne tür çalışmaları var?

Dijitalleşme, Chery’nin global stratejisinin merkezinde yer alıyor. Bu dönüşümü iki boyutta yönetiyoruz: müşteri deneyimi ve operasyonel verimlilik.

Müşteri tarafında hedefimiz, her adımda daha hızlı, kolay ve şeffaf bir iletişim deneyimi sunmak. Online test sürüşü randevusu, ön başvuru, takas talebi ve servis planlaması gibi tüm süreçleri dijitalleştirerek kullanıcı dostu hale getirdik. CRM sistemimiz, müşterilerimizin davranış verilerini anlık olarak işleyip bayilerle entegre şekilde çalışıyor. Böylece kullanıcıya en uygun teklif ve iletişim zamanlaması sağlanabiliyor.

Operasyonel tarafta ise veri odaklı pazarlama anlayışıyla çalışıyoruz. Kampanya performanslarını haftalık olarak ölçümlüyor, kanal bazında ROI analizleriyle medya yatırımlarımızı optimize ediyoruz. Bu yaklaşım, hem marka iletişiminde çevik karar almayı hem de müşteri memnuniyetinde sürdürülebilirliği sağlıyor.

Dijitalleşmeyi yalnızca bir araç değil, markamızın “insan odaklı teknoloji” anlayışının somut yansıması olarak görüyoruz.

Operasyonel araç kiralama ve günlük araç kiralama firmalarına markanızın yaklaşımı ne şekildedir? Sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

Chery için filo sektörü, stratejik öneme sahip bir iş ortağı alanı. Operasyonel ve günlük kiralama firmalarıyla uzun vadeli, güven temelli ilişkiler kurmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda tüm iş birliklerimizi üç temel üzerine inşa ediyoruz: toplam sahip olma maliyetinde avantaj, kesintisiz operasyon desteği ve güçlü ikinci el değeri.

Araçlarımız, yakıt verimliliği ve dayanıklılığıyla filo kullanımına uygun nitelikte. Türkiye genelinde yaygın servis ağımız, hızlı parça tedarik zincirimiz ve 7/24 yol yardım hizmetimizle kesintisiz operasyon sağlıyoruz. Ayrıca, model planlamalarımızda filo kullanıcılarının beklentilerini dikkate alarak, bakım maliyetleri düşük, güvenlik donanımı yüksek ve yüksek ikinci el değerine sahip versiyonlar geliştiriyoruz.

Kiralama şirketlerine sunduğumuz özel çözümler –anahtar teslim teslimat, telemetri destekli raporlama ve merkezi faturalama sistemleri– operasyonel kolaylık sağlıyor. Bu yaklaşımımızla birlikte Chery, kurumsal müşteriler için yalnızca bir tedarikçi değil; güvenilir, veriye dayalı ve çözüm odaklı bir iş ortağı konumunda.