Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Sürdürülebilirliği İş Stratejimizin Merkezine Yerleştirdik – Yiğit YANTAÇ Röportajı

Kısa ve orta vadede otomotiv sektörüne dair öngörüleriniz nelerdir?

Türkiye’de otomotiv sektörü özelinde pazarın son yıllardaki artış eğilimini devam ettirerek 1 milyon adet üstünde bir hacimle kapanacağını düşünüyoruz. Geçtiğimiz yıllarda üst üste kırılan rekorlar, bu beklentimizi destekliyor. Bu yıl belki yeni bir rekor bile gelebilir.

Bununla birlikte, yüzde 100 elektrikli ve hibrit gibi düşük emisyonlu motor seçenekleri ve bu konuda yapılan yatırımlar, sektördeki dönüşümü hızlandıracak unsurlar arasında.

Opel Türkiye olarak da geçtiğimiz senenin üzerinde bir satış adedi ve pazar payına ulaşmayı hedefliyoruz. Düşük emisyonlu araçlar dışında hafif ticari araç segmentinde de büyüme potansiyelimize güveniyoruz. SUV alanında yaptığımız yeni model lansmaları ile bu modellerimize olan talebi artırmayı hedefliyoruz

Sürdürülebilirlik günümüzün önemli konularının başında geliyor. Bu bağlamda, fosil yakıtlı taşıtların yerini yakın zamanda çevre dostu taşıtlar alacak gibi görünüyor. Markanızın çevre dostu, dolayısıyla elektrikli araçlar konusundaki çalışmalarından bahseder misiniz?

Opel olarak, sürdürülebilirliği iş stratejimizin merkezine yerleştirdik ve bu doğrultuda binek araçlarda her modelin düşük emisyonlu bir versiyonunu da müşterilerimize sunabiliyoruz. Ayrıca Combo ve Zafira gibi hafif ticari modellerimizde de yüzde 100 elektrikli seçeneklerimiz mevcut.

Elektrikli araç satışlarımız geçtiğimiz yıl toplam satışlarımızın yüzde 4,2’sini oluşturdu ve bu oranı iki katına çıkarma hedefindeyiz. Yeni Grandland Elektrik ve Yeni Frontera Elektrik modelleri ile 2025 yılında elektrikli araç satışlarımızın 25 bin adede ulaşmasını bekliyoruz.

Ayrıca, tüm bayilerimizi elektrikli araç servisi ve satışı için gerekli yetkinliklerle donattık. Opel olarak hem elektrikli hem de hibrit modellerimizle çevre dostu bir gelecek inşa ediyoruz. Sürdürülebilirliği sadece düşük emisyonlu motorlarla kısıtlamıyoruz, markamızı oluşturan temel unsurlardan biri olarak görüyoruz. Bu nedenle “Greenovation” olarak ifade ettiğimiz Çevreci İnovasyon konseptini uzun bir süre önce benimsedik. Yeni Grandland, Mokka ve Frontera gibi SUV modellerimizde, yüzde 95’e kadar yeniden kullanılabilir ve yüzde 85’e kadar geri dönüştürülebilir malzemeler kullanıyoruz. Özellikle yeni Grandland’de, yüzde 80’e varan oranda çevreci malzemelerden üretilmiş 40’tan fazla polimer öge bulunuyor.   Yeni Grandland başta olmak üzere yeni Frontera ve yeni Mokka’nın da gövdelerinin tamamında krom unsurlar kullanılmıyor. Bunun yerine, örneğin Grandland’de model ismini bagaj kapağının orta kısmında kabartmalı bir şekilde yazıyoruz. Tüm bu çalışmalara bakıldığında, Grandland’in toplam ağırlığının 550 kilogramdan fazlası geri dönüştürülmüş ve rejeneratif ham maddelerden üretildiğini söyleyebiliriz.

İhtiyaç ve alışkanlıklarımızdaki değişime bağlı olarak, dijitalleşme hayatımızın her alanında çok daha fazla yer almaya ve bizlere birçok kolaylığı birlikte sunmaya başladı. Dijitalleşme konusunda markanızın ne tür çalışmaları var?

Opel, dijitalleşmeyi sadece bir trend olarak değil, stratejik bir öncelik olarak görüyor. Bayi ağımızın modernizasyonu ile dijitalleşmeyi birleştirerek hem satış hem de satış sonrası hizmetlerde verimliliği artırıyoruz.

Satış sonrası süreçlerimizde ise Healthcheck ve Videocheck dijital hizmetlerimiz ile bakım süreçlerinin düzenli takibini ve servisteki onarım süreçlerini şeffaf bir şekilde müşterilerimize sunmaktayız.

Operasyonel araç kiralama ve günlük araç kiralama firmalarına markanızın yaklaşımı ne şekildedir? Sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

Opel olarak, operasyonel ve günlük araç kiralama sektörleriyle güçlü iş birliklerimizi sürdürüyoruz. Hem binek hem de ticari araç segmentinde, filo müşterilerimizin beklentilerini karşılamak adına geniş ürün portföyümüzle hizmet veriyoruz.

Binek araçlar özelinde, SUV modellerimiz olan Grandland, Mokka ve Frontra dışında Corsa gibi düşük yakıt tüketimli, çevre dostu ve teknolojik donanımlı modellerimiz, kiralama firmaları için ideal seçenekler sunuyor. Özellikle SUV segmentindeki modellerimiz, hem bireysel kullanıcıların hem de operasyonel filoların tercih ettiği araçlar arasında öne çıkıyor.

Ayrıca, Opel Türkiye’nin elektrikli araç dönüşümüne odaklanması, kiralama sektörüne çevre dostu çözümler sunmamıza olanak tanıyor. Elektrikli ve hibrit araçlarımız hem yakıt maliyetlerini düşürmek hem de sürdürülebilirliği artırmak isteyen kiralama firmaları için büyük avantaj sağlıyor.

Bununla birlikte, Opel olarak finansman olanaklarımızı ve satış sonrası hizmetlerimizi sürekli geliştiriyoruz. PSA Finans ve diğer finansman çözümleriyle filo müşterilerimize rekabetçi fiyatlar sunuyoruz. Ayrıca, yaygın bayi ve servis ağımız, kiralama firmalarının operasyonlarını daha sorunsuz yürütmesine olanak tanıyor.