Citroën Türkiye Genel Mürdürü – Selen ALKIM Röportajı
2023 yılını hem markanız hem de pazar açısından kapsamlı biçimde değerlendirebilir misiniz?
Yıllardan beri beklenen 1 milyonluk adetlere en sonunda geçen sene ulaşılabildi ama ben 2023 ile ilgili değerlendirme yaparken yılı ikiye bölmek gerektiğini düşünüyorum. Sene başı ekonominin daha stabil olduğu, faizlerin bir miktar daha düşük olduğu, tüketimin ve haliyle otomotivin canlandırıldığı, ama tedarikin bir miktar da olsa o talebe yetişmediği bir dönemdi. Burada ciddi anlamda otomotivde başarılı geçen bir ilk 6 ay oldu. Seçimlerden sonra biraz daha daralma yaşansa da açıkçası geçen sene birçok yeni oyuncunun girdiğini gördük. Son dönemde pazardan da yüzde 15 oranında bir pay aldılar. Elektriklilerin de temposunun artması ile yıl sonunda pazar 1,2 milyon seviyesine ulaştı ama potansiyel pazar zaten bu seviyelerdeydi. Avrupa ile kıyasladığımızda zaten 1.000 kişiye düşen otomobil sayısında çok geride olduğumuzu görüyoruz. Diğer taraftan otomobil bir ihtiyaç. Yatırımcı profiliyle satın alanların dışında, gerçekten ihtiyaç anlamında satın almak isteyen çok fazla müşteri var. Dolayısıyla bu 1,2 milyon zaten beklenen, olması gereken bir potansiyeldi. Bu şekilde de devam etmesi gerektiğini düşünüyorum açıkçası. 2023 bizim için gayet güzel geçen bir sene oldu. 2023 yılı için hedefimizi 49 bin adet olarak kurgulamıştık ama yıl sonuna baktığımızda 63 bin adetlik bir satış hacmine ulaştığımızı görüyoruz. Pazardan 5.1 oranında bir pay aldık. Bunun üzerine bir de 3 bin adetlik Ami satışı gerçekleştirdik. Gayet başarılı bir sonuçtu.
Şimdi markanın global büyüme hedefi var tabii ki. Marka, 2025 senesinde 1 milyon adede ulaşmak istiyor ama bunu yaparken de 3 önemli bölgeden bahsediyor; bir tanesi Türkiye'nin de içerisinde bulunduğu Orta Doğu ve Afrika, bir tanesi Hindistan’ın içerisinde bulunduğu Asya ülkeleri, bir tanesi de Güney Amerika. Burada o 1 milyon adetlik hedefin içerisinde bu 3 bölgeye verilen hedef, her bir bölgenin yıllık 100’er bin adetlik satış hacmine ulaşabilmesi yönünde. Geçen sene kendi bölgemiz 88 bin adetlik bir hacme ulaştı ki bunun 63 bin adedini tek başına Türkiye gerçekleştirdi. Bu sonuçla bölgemizde aslan payının zaten Türkiye'den geldiğini açıkça görebiliriz. Bu hedeflenen 100 bin adetlere ulaşmaksa oldukça gerçekçi. 63 binlik adetlik 2023 sonuçlarımız içerisinde binek otomobil pazarında, her bir segmentte gerçekten güzel sonuçlar elde ettik. C4 X zaten bizim amiral gemimiz. Tedariğin artması ile geçen sene tam performansını yılın ikinci yarısında görebildik. Hem perakende kanalında hem filo kanalında oldukça başarılı sonuçlar elde etti. Diğer modellerimiz C3, C3 Aircross, C4, C5 Aircross’un performansları da gayet iyiydi ama hafif ticari araç modellerimize ayrı bir parantez açmak lazım çünkü bizim çok güçlü olduğumuz bir alan. Baktığımızda toplam pazardan ticari araçlar yüzde 22 oranında pay alırken, bizde bu oran yüzde 29-30’a ulaşıyor. Berlingo Combi ve Van seçeneği, Jumpy Van, Space Tourer ve Jumper ile oldukça iddialıyız. Zaten 2023 yılının sonunda ODMD’nin açıkladığı sonuçlara göre en fazla büyüyen hafif ticari araç markası Citroën oldu. Tüm bunlar bizi geçen sene globalde de üçüncülüğe taşıdı. Tabii ki burada bayi teşkilatımızın da çok önemli bir payı var. Halihazırda 62 tane bayiye ulaştık. Operasyonu ilk devraldığımızda, – 2019 senesinde- Türkiye’nin sadece yüzde 59’unu kapsıyorduk ve globalde 14. sıradaydık. Şimdi bugün yüzde 92’sini kapsar vaziyetteyiz. Çoğu bayimiz de sizlerin de bildiği gibi aslında çoklu marka yapısında hem Peugeot’a hem Opel'e hizmet veriyor. Orada marka ayrışmasını da açıkçası çok iyi yönettiklerini söyleyebilirim. Bu şekilde 2023 senesini böyle iftihar edeceğimiz bir sene olarak tamamlamış bulunuyoruz.
2024 hedefleriniz nedir, nasıl bir pazar bekliyorsunuz?
2024 senesi için pazardan bahsedecek olursak, biz Stellantis olarak hep söylüyoruz, iyimseriz ama tedbirliyiz. Stellantis Türkiye olarak çok çevik hareket edebiliyoruz, merkezi yönetim de bizi çok destekliyor. Dolayısıyla pazarın koşullarına göre üretimi artırıp kısabiliyoruz. Bizim şu anda planlarımız pazarın 1 milyon ile 1,1 milyon arasında bir yere oturması. İlk 6 aylık süre içinde yaklaşık 550 bin adet satış var ama özellikle yılın ilk iki ayında 1,9 milyonluk bir ritim vardı pazarda, yani geçen seneden çok güçlüydü.
Biz Citroën olarak ne yapacağız? Pazar geçen seneye göre bir miktar daralıyor ama biz satışlarımızı ve bunun paralelinde de pazar payımızı ona göre yükseltmek istiyoruz. Geçen sene 63 bin olarak gerçekleştirdiğimiz satış için bu sene hedefimiz 67 bin adet. İlk 5 ayda zaten 24 bin adetten fazla satış gerçekleştirdik ve geçen seneye göre ciddi anlamda bir pazar payı kazandık.
“Pazar geçen seneye göre bir miktar daralıyor ama biz satışlarımızı ve bunun paralelinde de pazar payımızı ona göre yükseltmek istiyoruz. Geçen sene 63 bin olarak gerçekleştirdiğimiz satış için bu sene hedefimiz 67 bin adet. İlk 5 ayda zaten 24 bin adetten fazla satış gerçekleştirdik ve geçen seneye göre ciddi anlamda bir pazar payı kazandık.”
Bu 67 bin adette Ami hariç değil mi?
Ami hariç evet. Geçen sene 3 bin adet Ami satmıştık, bu sene 4 bin adetlik hedefimiz var. Şimdi bu 67 bin adet içerisinde binekte özellikle büyüyoruz çünkü özellikle C3 ve C3 Aircross yenileniyor. Ekim ayında yeni C3 lansmanı gerçekleştireceğiz. Sonrasında C3 Aircross yenilenecek. O da yıl sonu gibi tüketicilerle buluşacak. Dolayısıyla binek otomobil tarafında yepyeni bir ürün gamı var. Zaten yaklaşık 2 sene önce C4 ve sonrasında C4X gelmişti. Hafif ticari araç da bizim için çok önemli. Burada da ulaşmak istediğimiz oran yine toplam satışlarımızın yüzde 28-29’u olacak. 67 bin adet içerisinde 20 bin adetlik bir ticari araç hacmine ulaşmak istiyoruz. Geçen sene zaten ticari araçta Citroen’in tüm zamanların en yüksek volümünü yapmışken bu sene onu kırmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla 2024 için de iddiamız hala devam ediyor.
“Hafif ticari araç da bizim için çok önemli. Burada da ulaşmak istediğimiz oran yine toplam satışlarımızın yüzde 28-29’u olacak. 67 bin adet içerisinde 20 bin adetlik bir ticari araç hacmine ulaşmak istiyoruz. Geçen sene zaten ticari araçta Citroen’in tüm zamanların en yüksek volümünü yapmışken bu sene onu kırmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla 2024 için de iddiamız hala devam ediyor.”
Citroën e-C3 hedefiniz nedir?
C3’ün lansmanını Ekim ayında gerçekleştireceğiz. İlk etapta sadece elektrikli motoru piyasaya sunacağız. Sadece tek bir motorla, elektrikli güç ünitesiyle müşterilerle buluşmak tabii oldukça cesur bir karar. Burada elbette avantajlı bir fiyatla çıkmayı hedefliyoruz. Şu anda eğer bugün şartlarında lanse etmiş olsaydık 1 milyon seviyelerinde bir fiyatla elektrikli modelimizi tüketicilerle buluşturabilirdik. Bu fiyat başlangıç paketi değil aslında, tam donanımlı bir versiyon olacak. C3’ün artık sadece adı aynı kaldı çünkü boyutları büyüdü, yerden yüksekliği arttı ve arka diz mesafesinin de uzaması ile daha geniş bir iç mekân sunuyor. Artık bize göre bu bir B SUV açıkçası. Çünkü o segmentteki rakiplerine baktığımız zaman boyutlar anlamında aynı değerleri sunabildiğini görüyoruz. Dolayısıyla C3’ün iddiası daha çok artıyor. Markanın en önemli modellerinden bir tanesi. 2002 yılında ilk lansmanı gerçekleştirildi ve dört jenerasyonda bugüne kadar 5.6 milyon adet satıldı. Yani vücut için kalp neyse, belki C3 de markamız için o diyebilirim. Bizim Türkiye’de amiral gemimiz C4 X ama C3 ve yenilenecek C3 Aircross da bizler için çok önemli. Öte yandan Berlingo’nun da bizler için gücü hep ayrı oldu. Tek bir model üzerine odaklanmış bir marka değiliz, adetlerimizi farklı segmentteki modellerimize dağıtıyoruz. Her bir model gerçekten segmentten hakkını alabiliyor. O yüzden markanın en güçlü yönlerinden birinin bu olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Seneye ocak ayında yüzde 100 elektrikli sürüş imkânı da sunan hibrit versiyonu da gelecek. Dolayısıyla iki motor seçeneği ile piyasada olacağız. 2025’te 11 bin adetlik bir satış hacmine ulaşmak istiyoruz.
Bu yıl toplam elektrikli araç pazarını kaç görüyordunuz?
Geçen sene çok yüksekti. Hatta en son çeyrekte yüzde 13-14’lere varmıştı. Şimdi bu ilk 5 ayda o seviyelerde değil. Bir de pazarda ciddi bir ÖTV muaf talebi de vardı yani elektrikliye çok yarayan bir durum değil açıkçası. Bizim son çeyrekte yenilenen hem C3’ü hem C3 Aircross’u lanse etmemizle beraber zaten pazara son dönemde sunacağımız ciddi bir adet olacak. Dolayısıyla biz elektriklide pazarı büyüten bir grup olacağız. Çin menşeili araçlar için çıkarılan regülasyon öncesinde 100-110 bin olarak öngörmüştük şimdi 80 bin civarında gerçekleşir diye düşünüyoruz.
Müşteri benimsedi mi elektrikli araçları?
Çok iyi benimseyen, gerçekten çok güzel kullanan, hayatını buna göre organize eden bir müşteri kitlesi var.
“Stellantis Türkiye olarak çok çevik hareket edebiliyoruz, merkezi yönetim de bizi çok destekliyor. Dolayısıyla pazarın koşullarına göre üretimi artırıp kısabiliyoruz. Bizim şu anda planlarımız pazarın 1 milyon ile 1,1 milyon arasında bir yere oturması. İlk 6 aylık süre içinde yaklaşık 550 bin adet satış var ama özellikle yılın ilk iki ayında 1,9 milyonluk bir ritim vardı pazarda, yani geçen seneden çok güçlüydü.”
Biz sürekli kiralayan veya satın alan müşterilerimize geri dönüp araştırmalarda bulunuyoruz. Memnun musunuz, değiştirmek istediğiniz bir şey var mı gibi, onların kullanım alışkanlıklarını da ölçmek için. Bir kısım müşteri bunu gerçekten artık hayatına adapte etmiş, ona göre şarj istasyonundan randevusunu da alıyor mesafesini de ayarlıyor, çok efektif bir şekilde yönetiyor. Ama bir kısım müşteri de halen rezistans gösteriyor. Çünkü içten yanmalı motorun da sağladığı bir rahatlık var tabii ki. Biz marka olarak hedeflerimizden vazgeçmedik. Yani her yeni çıkardığımız otomobilin elektrikli motorlu olanını da mutlaka çıkaracağız. Elektrikli ve hibrit olarak müşterilerle buluşturacağız. Orada iddiamızı devam ettiriyoruz.
Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde yapılan düzenlemeler ile birlikte hafif ticari araç kiralamanın önü büyük ölçüde açılmıştı. Buna bağlı olarak, hafif ticari araçların operasyonel kiralama sektörünün filosundaki payı da günden güne artıyor. Hafif ticari araçlar operasyonel araç kiralama sektörünün büyümesinde lokomotif rolü üstlenecek gibi görünüyor. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir?
2018’den bu yana artış gösteren ve 2023 yılının sonunda operasyonel araç kiralama sektörünün filosunda yüzde 7,0 seviyelerine ulaşan hafif ticari araç oranı gösteriyor ki yeni düzenlemeler ile hafif ticari araç kiralamanın kolaylaşması bu sektörün ihtiyaç duyduğu bir çözümdü. Hafif ticari araçların kiralanabiliyor olması çok sayıda araca ihtiyaç duyan günümüz işletmelerinin operasyonlarını daha hızlı sürdürebilmesine ve bütçelerini daha verimli yönetebilmesine fayda sağlıyor. Operasyonel araç kiralama sektörü de buradaki talepten beslenerek büyümesine katkı sağlayabilir.