İmtiyaz Hakları – Av. Duygu TURGUT
Türk Ticaret Kanunu'nda pay sahiplerine sahip oldukları paylara bağlı olarak kullanabilecekleri çeşitli haklar tanınmıştır. Pay sahipleri kural olarak, paya bağlı haklarını sermayeye katılma oranlarında kullanabilecek olsa da kanunen imtiyaz, kar payı, tasfiye payı, rüçhan hakkı ve oy hakkı gibi iç yönetime ilişkin haklarda ve yönetim kurulu üyesi belirleme hakkı gibi dış yönetime etki edecek haklarda, belirli paylara esas sözleşme ile sermayeye katılım oranlarından daha fazla hak tanınarak imtiyazlı paylar oluşturulabilmektedir. Kısaca, bir anonim ortaklıkta imtiyazlı paylar, kanun tarafından adi paylara tanınan haklardan daha fazlasının, kanunun belirlemiş olduğu sınırlar çerçevesinde tanınmış olduğu paylardır.
Türk Ticaret Kanunu'nun 401. maddesi uyarınca imtiyazın ancak paya tanınabileceği belirtilmiş olup, gerçek ya da tüzel kişiye, bu gerçek kişi ya da tüzel kişinin adı belirtilerek bahşedilen herhangi bir hak imtiyaz olarak nitelendirilmez. Payın devredilmesi ile imtiyaz hakkı da yeni pay sahibine geçecektir.
İmtiyaz ancak esas sözleşmede öngörülmek kaydıyla pay veya pay grupları ile azınlık pay sahipleri için tanınabilir. Esas sözleşmede imtiyazın konusu ve şartları açık şekilde yer almalıdır. İmtiyazın konusu, imtiyaz, kar ve tasfiye payının dağıtılmasında veya rüçhan hakkında tanınmış ise bu paylara imtiyaza hangi sırada ve oranda hak kazandıkları, oyda imtiyazın adedi ve süresi tam olarak ve şüpheye yer vermeyecek şekilde belirtilmelidir.
Kanunda Yer Alan Pay Sahipliği Haklarında İmtiyaz:
Türk Ticaret Kanunu'nun 478. maddesinin ikinci fıkrasında imtiyazlı pay tanımı yapılırken, imtiyazın kar payı, tasfiye payı, rüçhan ve oy hakkı gibi haklarda, paya tanınan üstün bir hak olduğu belirtilmiştir. Türk Ticaret Kanunu'nun 360. maddesi ile de belirli pay gruplarına, özellik ve nitelikleri ile belirli bir grup oluşturan paylara ve azlığa yönetim kurulunda temsil edilme imtiyazı tanınabileceği belirtilmiştir.
A) Kar Payında İmtiyazlı Paylar:
Kar payı, anonim ortaklıkta yıllık dönem net karından ve serbest yedek akçelerden dağıtılan paydır. Kural olarak her pay sahibi, dağıtılmasına karar verilen net dönem karına, payı oranında katılma hakkına sahiptir. Kar payında imtiyaz, kardan öncelikli yararlanma hakkı şeklinde tanınabileceği gibi kardan daha büyük oranda yararlanma hakkı ya da kardan birikir şekilde yararlanma hakkı şeklinde de tanınabilir. Kardan öncelikli yararlanma hakkının tanınmış olduğu paya/ paylara sahip olan pay sahipleri, dağıtılmasına karar verilen kardan diğer pay sahiplerine göre öncelikli olarak yararlanırlar. Kardan daha büyük oranda yararlanma hakkının tanınmış olduğu paylarda ise imtiyazlı paylara sahip olan pay sahipleri adi paylara sahip olan pay sahiplerine oranla ortaklık karından daha fazla yararlanma hakkına sahiptirler. Kardan birikimli yöntemle yararlanabilme imtiyazının tanınmış olduğu pay senetleri ise pay senedinin, pay sahibine şirketin kar etmesine rağmen kar payı dağıtımı yapmadığı durumlarda ileriki yıllarda kar dağıtımına karar verildiğinde adi paylara nazaran bu imtiyaza sahip olan paylara sahip pay sahiplerine öncelikli olarak kar payının dağıtılmasına ve dağıtım yapılmayan dönemde alamadıkları kar paylarını da almalarına olanak verecektir.
B) Tasfiye Payında İmtiyazlı Paylar:
Tasfiye payı, anonim ortaklığın sona ermesi ve tasfiye süreci sonunda, ortaklığın tüm borçları ödendikten ve pay bedelleri ödendikten sonra kalan bakiyenin pay sahipleri arasında bölüşülmesiyle pay sahibine düşen paydır. Anonim ortaklığın sona ermesi halinde her pay sahibinin esas sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadığı sürece, tasfiye sonucunda kalan tutara payı oranında katılım hakkı bulunmaktadır. Tasfiye payında imtiyazlı paylara sahip olan pay sahiplerine tasfiye bakiyesi öncelikli olarak dağıtılır, bundan sonra kalan bakiye varsa aksine bir hüküm esas sözleşmede bulunmuyorsa ödedikleri sermaye oranında diğer pay sahiplerine dağıtılır.
C) Oy Hakkında İmtiyazlı Pay:
Pay'a tanınan oy hakkı ile pay sahibi bir taraftan paydan doğan mal varlığı haklarına ilişkin menfaatlerini talep etme ve koruma imkanını sağlarken, diğer taraftan ise ortaklığın bünyesi, yönetimi ve denetiminde söz sahibi olabilme imkanını sağlamaktadır. Kural olarak, anonim ortaklıklarda haklardan yararlanmada oransallık ilkesi söz konusu olduğundan pay sahipleri oy haklarını sermayeye katılma oranında kullanmaktadırlar. Bir paya sermayeye katıldığı orandan daha fazla oy hakkının tanınması durumunda oy hakkında imtiyaz meydana gelir. Türk Ticaret Kanunu madde 479/1 hükmü uyarınca oyda imtiyaz ancak eşit itibari değerdeki paylara farklı sayıda oy hakkı verilerek tanınabilir. Buna ek olarak, oyda imtiyazın esas sözleşme değişikliklerinde ve ibra ile sorumluluk davası açılması durumlarında kullanılamayacağı belirtilmiştir.
D) Yönetim Kurulunda Temsil Edilme Hakkında İmtiyazlı Pay:
Türk Ticaret Kanunu'nun 360. maddesi uyarınca, esas sözleşmede öngörülmek şartıyla belirli pay gruplarına, özellik ve nitelikleriyle belirli bir grup oluşturan pay sahiplerine ve azlığa yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınabilir. Genel kurul tarafından yönetim kurulu üyeliğine önerilen adayın veya hakkın tanındığı gruba ve azlığa mensup adayın haklı bir sebep bulunmadığı takdirde üye seçilmesi zorunludur.
E) Rüçhan Haklarında İmtiyazlı Pay:
Rüçhan hakkı pay sahibinin ortaklıktaki pay oranının korunabilmesini sağlamak amacıyla kabul edilmiş bir pay sahipliği hakkıdır. Bu hak sayesinde pay sahibi yapılacak olan sermaye artırımı sonucu çıkartılacak olan yeni payları, pay oranlarına göre alma hakkına sahip bulunmaktadır. Rüçhan hakkında imtiyaz bazı paylara adi paylara nazaran belli oranlarda tanınabilir. Böyle bir durumda yeni çıkarılacak payları ilk olarak rüçhan hakkında imtiyazlı olan pay sahipleri, sahip oldukları imtiyazlı oran üzerinden kullanırlar. Bunun akabinde ise kalan mevcut paylar üzerinde adi ve rüçhanlı pay sahipleri payları oranında rüçhan haklarını kullanırlar.
SONUÇ:
Türk Ticaret Kanunu'nda kural olarak oransallık ilkesi geçerlidir. Paylara tanınan imtiyaz ise kanun tarafından adi paylara tanınan haklardan daha fazlasının tanınmış olduğu paylar olup oransallık ilkesinin istisnasını teşkil etmektedir. Türk Ticaret Kanunu uyarınca imtiyaz, kar payı, tasfiye payı, rüçhan hakkı ve oy hakkı gibi haklarda tanınabilir.