Anonim Şirketlerin Tasviyesi – Av. Duygu TURGUT
1. Giriş
Anonim şirketler, kural olarak, sona ermeleriyle birlikte tasfiye aşamasına girerler. Bu anlamda tasfiye, herhangi bir sona erme halinin gerçekleşmesi ve şirketin tüzel kişiliğinin son bulması arasındaki süreci ifade etmektedir[1]. Tasfiye sürecinde şirketin mevcut hak ve yükümlülükleri tespit edilir, varlıklar elden çıkarılır, yükümlülükler yerine getirilir ve en sonunda şirket namına kalan bakiye şirket pay sahipleri arasında dağıtılır. Bundan sonra şirketin ticaret sicilinden terkin edilmesi ve tüzel kişiliğinin son bulması mümkün olacaktır. Bu çalışmamızda 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) hükümleri doğrultusunda anonim şirketlerin tasfiyesi konusunu üzerinde durulacak ve tasfiyenin nedenleri, hükümleri ve sonuçları incelenecektir.
2. Tasfiyenin Nedenleri
Anonim şirketlerin “sona ermesi” ve “tasfiyesi” farklı kavramladır. Sona ermek, kanunlar uyarınca belirtilmiş sona erme sebeplerinin gerçekleşmesi ile birlikte anonim şirketin tüzel kişiliğinin ortadan kalkması yönündeki birinci aşamayı ifade etmektedir[2]. Tasfiye olmak ise, yukarıda açıklandığı üzere, anonim şirketin hak ve yükümlülüklerinin sona erdirilmesini ve mal varlığının şirket alacaklılarına veya pay sahiplerine dağıtılmasını kapsamaktadır[3]. Tasfiye aşaması, kural olarak sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesini takip eder; ancak istisnai olarak birleşme hali gibi tasfiyesiz sona erme durumları da olabileceğini belirtmek gerekir[4]. Bu anlamda tasfiye, sona erme sebeplerini takip ettiğinden, sona erme sebeplerinin incelenmesi gerekir.
2.1. Genel Nedenler
Sona erme halleri, kanunlarda öngörülen bazı diğer haller saklı kalacak şekilde, genel nedenler olarak TTK 529 uyarınca sayılmıştır.
2.1.1. Sürenin Sona Ermesi
Anonim şirket, şirket esas sözleşmesinde belirtilen sürenin dolmasıyla sona erebilir. Ancak bunun için sürenin sona ermesi yetmez, şirketin süresinin bitmesine rağmen işlerinin fiilen devam etmiyor olması şartı da aranır.
2.1.2. İşletme Konusuna İlişkin Durumlar
Anonim şirketin sona erme sebeplerinden birisi de işletme konusunun gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin imkansız hale gelmesidir.
2.1.3. Esas Sözleşme veya Genel Kurul Sebebiyle
Pay sahipleri tarafından esas sözleşmede kararlaştırılmış sebeplerin gerçekleşmesi ile de anonim şirket sona erebilir. Benzer şekilde, esas sözleşme ile sona erme sebebi kararlaştırılabileceğinden, alınan genel kurul kararı ile anonim şirket pay sahipleri tarafından da sona erdirilebilir.
2.1.4. İflas Yoluyla
Anonim şirketin iflasına karar verilmesiyle birlikte, anonim şirket sona erer.
2.2. Özel Haller
TTK kapsamında özel sona erme halleri, organların eksikliği (TTK 530) ve haklı sebeplerle fesih (TTK 531) durumlarıdır. Anonim şirketin yönetim kurulu yoksa veya genel kurul toplanamıyorsa, pay sahipleri, şirket alacaklıları veya Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yetkili ve görevli asliye ticaret mahkemesinde şirketin tasfiyesine yönelik bir dava açabilir. Uygun sürede organlara ilişkin eksiklik giderilmezse, şirketin feshine karar verilir ve şirket sona erer. Diğer özel bir durum olarak, şirketin azınlık pay sahipleri yetkili ve görevli mahkemeden şirketin feshini talep edebilirler. Haklı sebepler kanunda açıkça tanımlanmamış olmakla beraber, şirketin objektif olarak devam edemeyeceği haller olarak açıklanmaktadır[5].
3. Tasfiyenin Hükümleri ve Sonuçları
3.1. Tescil, İlan ve Şirketin İşlemleri Bakımından
Anonim şirket sona erdiğinde, tasfiye süreci başlamış olur. Öncelikle TTK 532 ve 533 uyarınca ilgili şirketin sona erdiği ticaret siciline tescil ve ilan ettirilir; tasfiye halindeki şirketin ticaret unvanına ayrıca “tasfiye halinde” ibaresi eklenir. Bu işlem iflas ve mahkeme kararına bağlı sona erme halleri hariç esasen yönetim kurulu tarafından yapılmalıdır. Nitekim iflas ve mahkeme kararına bağlı sona erme hallerinde, tescil ve ilan işlemi iflas dairesi veya mahkeme tarafından re’sen yapılacaktır[6]. Tasfiye halindeki şirket henüz tüzel kişiliğini kaybetmediğinden, hukuki işlem yapabileceği üçüncü kişilerin kamuya açık ticaret sicili vasıtasıyla tasfiye durumundan haberdar olmalarının sağlandığı görülmektedir. Bu aşamada şirketin organlarının yetkisi tasfiye işlemleri ile sınırlanmaktadır. Bununla birlikte, şirket hak ve fiil ehliyetini kaybetmemektedir; yani şirketin üçüncü kişiler ile yapacağı hukuki işlemler sırf şirket tasfiye halinde olduğu için geçersiz olmayıp şirketi bağlayabilecektir (TTK 539/2).
3.2. Tasfiye Memuru Bakımından
Tasfiye sürecine girilmesinin bir başka önemli sonucu da tasfiye memurunun atanmasıdır. Tasfiye memuru, tasfiyenin amacının gerçekleştirilmesi için gerekli tasfiye işlemlerini (varlıkların elden çıkarılması, yükümlülüklerin ifası vb.) gerçekleştirmekle görevli kişidir. TTK 539 uyarınca tasfiye memuru, tasfiye süresi boyunca şirketin yönetimi ve temsilinden sorumludur ve, belirli işlemlerin gerçekleştirilmesiyle sınırlı olarak verilecek istisnai temsil yetkisi hariç, tasfiye memuruna kanunla tanınmış yetkiler devredilemez niteliktedir[7].
TTK 536 uyarınca tasfiye memuru anonim şirketin esas sözleşmesiyle atanmış olabileceği gibi sonradan genel kurul kararıyla da atanabilir. Bu konuda pay sahipleri esas sözleşme veya genel kurul kararı vasıtasıyla bir seçim yapmadıkları taktirde, tasfiye işlemleri yönetim kurulu tarafından yapılacaktır. Bundan başka, şirketin sona ermesine mahkeme tarafından karar verilen hallerde tasfiye memuru mahkeme tarafından atanacaktır. Bu durumda esas sözleşme veya genel kurul kararıyla tasfiye memuru belirtilmiş olsa dahi mahkeme tarafından atanmış kişi tasfiye memuru olarak tasfiye işlemlerini yapmaya görevli ve yetkili olacaktır.
3.3. Tasfiyenin Bitmesi
Tasfiye memuru gerekli tasfiye işlemlerini yapmak suretiyle şirketin varlıklarını elden çıkarır ve yükümlülüklerini sonlandırır. Şirketin alacaklıları, TTK 541 uyarınca yapılacak ilanlar suretiyle veya başka şekilde tasfiye durumundan haberdar olduklarında, alacaklarını tasfiye memuruna bildirerek kendilerine ödeme yapılmasını talep edebilirler. Bütün tasfiye işlemleri tamamlandığında, şirket bakiyesinde kalan bir değer varsa, bu değer payları oranında ya da ana sözleşmede belirlendiği şekilde pay sahiplerine dağıtılır. En sonunda, şirket ticaret sicilinden terkin edilerek tüzel kişiliği sonlandırılır. Bu anlamda terkinin etkisi tartışmalı olmakla beraber, şirket tüzel kişiliğinin sonlanması için hem ticaret sicilinden kaydının terkininin hem de şirket mal varlığının ortadan kalkmış olmasının gerektiği söylenebilir[8].
4. Sonuç
Anonim şirketlerde tasfiye süreci, herhangi bir sona erme halinin ortaya çıkmasıyla başlamaktadır. Tasfiye işlemleri, pay sahipleri, kanun veya mahkeme tarafından belirlenen tasfiye memurlarınca gerçekleştirilerek şirketin aktifleri elden çıkarılır ve pasifleri ödenir; kalan bir kısım varsa pay sahiplerine dağıtılır. Bu işlemlerden sonra şirketin ticaret sicilinden kaydının silinmesiyle birlikte tasfiye süreci son bulmuş ve şirketin tüzel kişiliği ortadan kalkmış olur.
Dipnotlar
[1] Şener, Oruç Hami (2019). Teorik ve Uygulamalı Ortaklıklar Hukuku. Seçkin Yayıncılık, sf. 643.
[2] Şener, sf. 628.
[3] Ünal, Fatma (2019). Anonim Şirketlerde Tasfiye Süreci ve İşleyişi, sf. 8.
[4] Eşgin, Osman (2017). Ortaklıklarda Tasfiye İşlemlerinin Türk Vergi Sistemi Açısından Değerlendirilmesi. On İki Levha Yayıncılık, sf. 53.
[5] Ünal, sf. 6.
[6] Şener, sf. 643.
[7] Şener, sf. 645.
[8] Yılmaz, Asuman (2016). Türk Ticaret Kanunu’na Göre Anonim ve Limited Şirketlerde Ek Tasfiye. Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi, Haziran 2016, Cilt. 31 Sayı 2. Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü (Türkiye İş Bankası Vakfı), sf. 150.