Dijital Altın Bitcoin – Erkin ŞAHİNÖZ
Goldman Sachs son raporunda altın ve Bitcoin karşılaştırması yaptı. Fiat para dünyasında faizlerin negatif seyrettiğinden dem vuran Goldman Sachs mevcut ekonomik ortamda hem Bitcoin’e hem de altına yer olduğunu ifade etmiş. Bitcoin’in altını, altının da Bitcoin’i yok edemeyeceğini belirtmiş. Daha önce de dünyanın en büyük yatırım fonu BlackRock, Bitcoin’i “uzun vadede altının yerini büyük ölçüde alabilecek dayanıklı bir mekanizma” olarak nitelendirmişti. Farklı kurumlardan farklı görüşler geledursun biz 2017 yılında çıkardığımız “Satoshi Dünyayı Değiştiriyor” başlıklı kitabımızdaki altın/Bitcoin görüşümüzü genişleterek aktaralım.
Bitcoin ve Litecoin bugün 9.000’den fazla kriptoparanın (token ya da coin) bulunduğu blokzincir evreninin en yaşlı kriptoparaları olarak nitelendirilebilir. Satoshi Nakamoto’nun Bitcoin’i 2009’da Charlie Lee’nin Litecoin’i ise 2011 yılında hayatımıza girdi. Her ikisinin kayıt defterinde de güvenliği yüksek kılan “iş ispatı/proof of work” algoritması kullanılıyor. Bitcoin 100 milyona bölünmüştür. Her birine satoshi denir. Yani 100.000.000 satoshi, 1 BTC eder. Litecoin de 100 milyona bölünmüştür. Her birine litoshi denir. Yani 100.000.000 litoshi, 1 LTC eder. Bitcoin blokzincirinde sayfalar 10 dakikada kapanırken Litecoin’de bu süre 2,5 dakikadır. Litecoin, bu özelliği ile Bitcoin’den daha hızlı değer transferi olanağı sunar.
Kriptopara dünyasında Bitcoin “dijital altın” Litecoin de “dijital gümüş” olarak anılır.
Para insanlık tarihi boyunca hep var olmuş ama sürekli şekil değiştirmiş. Kimileri karga ömürlü kimileri de kırlangıç ömürlü olmuş. Tarih gösteriyor ki insan yeri geldiğinde deniz kabuğunu bile para olarak kullanmış. Onu bile özenle seçmiş, deniz kabuğuna para niteliğini sadece denize kıyısı olmayan yerlerde layık görmüş, paranın olmazsa olmaz özelliklerinden zor bulunur olma ilkesini hep hesaba katmış. Tam da buradan başlayalım, altının ve Bitcoin’in “zor bulunur olma” ilkesine bakalım. Bitcoin arzı sınırlı bir kriptopara. Mevcut para politikasına göre arz 2140 yılında 21 milyon adet BTC’ye ulaşacak ve ondan sonra da sabit kalacak. Bitcoin’in şu an dolaşımdaki arzı zaten 18,6 milyon düzeyinde. Bu, 2140 yılında ulaşılacak toplam arzın neredeyse yüzde 89’unun dolaşımda olduğunu gösteriyor. Bitcoin’de yıllık Bitcoin üretiminin bugüne kadar kazılmış Bitcoin stoku içindeki payı çok düşüktür. Yıllık altın üretiminin bugüne kadar çıkarılmış altın stoku içindeki payı da çok düşüktür. Altının da Bitcoin’in de arzlarındaki artış hızı düşüktür, her ikisi de deflasyonisttir.
Altın da devletsizdir Bitcoin de. İkisinin de arkasında merkezi bir güç bulunmamaktadır. Bu yazacağım para teorisi açısından önemlidir; her ikisinde de ihraç edenin yükümlülüğü bulunmaz. Bitcoin de altın da herhangi bir ülkede resmi para olarak kullanılmamaktadır. Bu gözlükle bakıldığında Bitcoin’in de altının da sınırları yoktur, kanatları vardır, yapıları gereği her ikisi de küreseldir. Her iki para da apolitiktir, herhangi bir ulusun siyasetinin etkisi altında değildir. Fiyat hareketlerine müdahale edebilecek bir kurum bulunmadığı için her ikisinde de fiyat oynaklığı yüksektir (elbette Bitcoin altına kıyasla daha genç olduğu için daha yüksek oynaklığa sahiptir).
Altının en önemli özelliği güvenilir liman işlevi görmesidir. Jeopolitik riskler veya fiat para dünyasındaki para politikalarına yönelik belirsizlikler yükseldiğinde yatırımcılar altına hücum eder. Altın sisteme aykırı bir paradır. Gücü merkezin elinden çalıp kalabalıklara dağıtan Bitcoin de dağıtık mimarisi ile mevcut nizama bir başkaldırıştır. Bu özelliği zaman içerisinde güvenilir liman özelliği kazanmasını sağlayabilir.
Her ikisi de kolay ölçülebilir. Her ikisi de faiz getirisi sağlar. Altını geleneksel bankalarda Bitcoin’i de kriptopara bankalarında kilitleyerek (mevduata bağlayarak) faiz getirisi elde etmek mümkündür.
Altının sanayideki kullanımı çok düşüktür. Altının sanayideki yeri düşük olduğu için konjonktürel bağı çok güçlü değildir. Bitcoin’in de herhangi bir devletin para ve maliye politikası ile bağı yoktur. Haliyle her ikisinin de ekonomik konjonktür ile bağı güçlü değildir.
Her ikisinin de üretiminde “teorik olarak “ tekelleşme yoktur. Üretimleri dağıtık yapılıdır. Ama pratikte bu dağıtık yapılı mimarilerin içinde kısmi tekelleşme söz konusudur. Sermaye gücünü elinde bulunduran altın üreticileri (Goldcorp, Barrick Gold ve Newmont Goldcorp gibi) ile işlem gücünü elinde bulunduran Bitcoin havuzları (AntPool, BTC.com ve SlushPool gibi) toplam altın ve Bitcoin üretiminde aslan payına sahiptir. Altının da Bitcoin’in de üretim maliyetleri yüksektir. Her ikisinde de madencilik yapılmaktadır. Altın madencileri altın, Bitcoin madencileri “nonce/ tek kullanımlık sayı” aramaktadır.
Paranın iki temel işlevi (değer saklama ve değişim aracı) arasında hep bir kopukluk olmuştur. İyi bir değer saklama aracı olan paralar/varlıklar ödeme aracı olma konusunda zayıf kalmıştır. Benzer şekilde ödeme aracı işlevinde göreli olarak iyi olan paralar/ varlıklar da değer saklama tarafında iyi iş çıkaramamaktadır. Mesela Bitcoin ve altın değer saklama işlevinde göreli olarak iyidirler. Bunda her ikisinin de arzının madencilikteki son derece sınırlı üretime bağlı olması etkilidir. Öte yanda arkasında ulus devlet olan fiat paralar ödeme aracı işlevinde son derece başarılıyken değer saklama işlevinde bir o kadar kötüdür. Fiat paranın banka mevduatında sağladığı getiri enflasyonu (paranın satın alma gücündeki düşüş) zar zor aşabilmektedir.
Ancak Bitcoin ve altın arasında bir o kadar da farklılık bulunmaktadır. Altının madde değeri, fiziksel bir varlığı, kendine has bir değeri vardır. Bitcoin ise madde değerine sahip değildir. Bitcoin bu yönüyle fiat paralara daha yakındır.
Altın kolay taşınabilir değildir, ödemeler için çok uygun değildir. Bitcoin ise bu yönüyle cazibe merkezi haline dönüşebilir. Yüksek güvenliği sayesinde özellikle büyük tutarlı para transferleri için…
Altın ile Bitcoin arasındaki bir diğer temel farklılık da bölünebilirlik konusundadır. Herhangi bir maddenin gramlarla, miligramlarla veya fiat paraların kuruşlarla, sentlerle işlem görmesi gibi Bitcoin de küçük birimlere (yüz milyona) bölünebilir ve işlemler bunlar üzerinden gerçekleştirebilir. Öte yandan, altın kolay bölünemez.
Ayrıca altın, özünde fizikidir, somuttur; her ne kadar dijital ortamda temsil edilebilse de. Bitcoin ise paranın alabileceği en soyut haldedir, dijitaldir. Ayrıca altında herhangi bir şifreleme yokken Bitcoin’de en üst düzey şifreleme teknikleri kullanılmaktadır.
Altının üretiminde bir kural ya da algoritma yoktur. Bitcoin ise önceden belirlenmiş bir para politikasına (Bitcoin Core) göre üretilmektedir.
Altın ile Bitcoin arasındaki en büyük farklardan biri de yaşlarıdır. Bilim insanlarına göre altın 3 milyar yaşındadır. Bitcoin ise daha 13 yaşında bir bebektir ama hızla büyümektedir. Altına da Bitcoin’e de her zaman yer olacağını düşünüyorum. Çünkü üretimi için emek harcanan şeyler kıymetlidir. Her ikisinin de üretiminde emek bulunmaktadır. Altın ve Bitcoin birbirinin rakibi değil, tamamlayıcısıdır. (burada paylaşılan bilgiler ve yorumlar yatırım tavsiyesi değildir, yatırım tavsiyesi olarak algılanmamalıdır)