Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Otomotiv Sektörüne Stratejik Bakmak Gerekiyor – Dr. Hayri ERCE

Ekonomik Verilerle Değerlendirme

Otomotiv sektörü bildiğiniz gibi ekonomiyle daima paralel hareket eden ve ekonomideki gelişmelerden en başta etkilenen sektörler arasında yer alıyor.

Bu bakımdan ekonomiyle ilgili beklentiler için açıklanan Ekonomik Görünüm Raporlarındaki göstergeler elbette herkes için ve sektörümüzün seyri açısından da önemli.

IMF, Küresel Ekonomik Görünüm Ekim 2020 raporunda; küresel büyüme tahminini 2021 için yüzde 5,2 olarak açıkladı. Raporda ABD’nin büyüme tahmini 2021 için yüzde 3,1, AB’nin büyüme tahmini yüzde 5,2, gelişmekte olan ülkelerin büyüme tahminleri ise 2021 için yüzde 6,0 olarak belirtildi. Türkiye’nin büyüme tahmini 2021 için yüzde 5 olarak açıklandı.

IMF, Dünya Ekonomik Görünümü Ekim 2020 raporunda Türkiye’nin büyüme tahminini 2021 için yüzde 5 olarak açıkladı.

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 29 Eylül 2020 tarihinde açıklanan Yeni Ekonomik Programa göre Türkiye’nin büyüme tahminleri 2021 için yüzde 5,8, 2022 yılı için yüzde 5 ve 2023 yılı için yüzde 5 olarak açıklandı.

Otomotiv Sektörü Değerlendirme

Otomotiv sektörü yönünden bir değerlendirme yapılacak olursa, çok büyük bir ekosistem olması yönünden elbette birçok alanda tedbir ve düzenleme ile pandemi döneminde yoğun çalışmalar yapılması gerekti. Gerek ülkemizde gerekse global otomotiv sektöründe çeşitli zorluklar yaşandı.

Avrupa Birliği Avrupa Komisyonu’nun Eylül ayında 2030 İklim Hedefi Planını açıkladı. Yeni plan, 2030 için genel AB iklim hedefini, önceki -yüzde 40 hedefinden 1990 seviyelerine kıyasla yüzde 55 CO2 azaltımına yükseltmeyi hedefliyor.

AB’nin elektrikle şarj edilebilen otomobil satışları 2017’de 218.083 adetten 2019 yılında 458.915’e ulaşarak yüzde 110 arttı. En az 2,8 milyon şarj noktası planlanıyor.

Avrupa otomotiv sektörü de Avrupa Komisyonu’nun belirlediği hedef çerçevesinde çevreci araç sayılarını artıracak politikaları, belirlenen farklı teşvik mekanizmaları ile ülkeler bazında uygulamaya alıyor.

ACEA’nın verilere göre 2020 yılının ilk yarısında alternatif yakıtlı araç satış adedi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 artarak 925 bin 400 adede ulaşmış. Avrupa’da toplam otomobil satışlarının yüzde 20’sini alternatif yakıtlı araçlar oluşturuyor. Avrupa otomobil satışlarında elektrikli otomobillerin tek başına aldığı pay ise yüzde 7,5, hibrit otomobillerin aldığı pay yüzde 10 civarında.

Ülkemizde ise otomobil satışları içerisinde alternatif yakıtlı araçların oranı yaklaşık yüzde 3,5 civarında. Ülkemizde bugüne kadar yaklaşık 1000 adet elektrikli otomobil satılmış.

Avrupa’daki modellerin artışına paralel olarak Türkiye’deki penetrasyonun artacağını bekliyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız altyapı hazırlıkları bakımından şarj istasyonu konusunda geniş kapsamlı çalışmalar yapıyor. 2021 yılında Avrupa’dakine paralel ülkemizde de yeni elektrikli modellerin ve diğer çevreci teknolojilerin de iç pazara sunulmasını bekliyoruz.

Ülkemiz otomotiv sektörünün içerisinde bulunduğu dönemde küresel otomotiv sektöründeki yerimizi korumak ve gelişen teknolojiler ile daha da ileriye götürmek üzere birçok çalışma gerçekleştirdik.

Gündemimizdeki konular ise;

1. Teknolojik gelişmelere paralel olarak ÖTV uygulamasının yeniden yapılandırılması, bu süreçte ÖTV oranlarını belirleyen matrahların düzenli güncellenmesi,

2. Yaşlı araç parkının gençleştirilmesine yönelik düzenli, sürdürülebilir hurda indirimi uygulaması,

3. Kiralama faaliyetlerine yönelik, aylık binek otomobil kiralama gider tavan tutarının artırılması, işleten sıfatının düzenlenmesi, operasyonel kiralama tanımının mevzuata eklenmesi,

4. Kişisel verilerin yurt dışına aktarımı konusunda esneklik getirilmesi, GDPR uyumlu ülke olunması,

5. Katma Değerli Servisler konusunda düzenleme ihtiyacı,

6. Satış sonrası hizmetler faaliyetlerinde kullanılan otomotiv yedek parçalarının ithalatındaki zorlukların aşılması.

Otomotiv sektörü, ürün güvenliği, gümrük konuları, kişisel veri, ürün geri kazanımı, bandrol gibi yaklaşık 19 ana başlıkta 6 ayrı bakanlık, 6 ayrı kurumun regülasyonlarına tabi.

Özel Tüketim Vergisi oranlarını belirleyen matrahlar en son 24 Eylül 2018 tarihinde yayımlanan Karar (Karar Sayısı: 132) ile güncellenmişti. Derneğimizin her platformda dile getirdiği husus ise düşük vergi diliminden yararlanabilen model sayısının matrahların uzun zamandır güncellenmemiş olması bakımından oldukça az olduğunu dile getiriyordu.

30 Ağustos 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 4760 Sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa Ekli (II) Sayılı Listede Yer Alan Bazı Malların Özel Tüketim Vergisi Oranlarının Yeniden Tespiti Hakkında Karar (Karar Sayısı: 2912) ile en alt iki vergi diliminde yer alan ÖTV matrahları güncellenmiş oldu. Bu durum tüketici mağduriyetlerine yol açtığından en alt iki vergi dilimindeki matrahların güncellenmiş olmasını memnuniyetle karşıladığımızı belirtmek isteriz.

Bu konuda bildiğiniz gibi otomotiv sektörüne uygulanan ÖTV oranları artık ülkemizde matrahlara dayalı bir sistemle belirleniyor. Düzenli olarak matrahların güncellenmesi en alt vergi diliminden daha çok modelin yer alabilmesi ve tüketicilerin mağdur olmaması bakımından da önemli.

Vergi yapısının güncel teknolojilere göre uyarlanması ve Kamu ile beraber bu işin ele alınması gerekiyor. ODD olarak talebimiz, sistemin yapısal anlamda iyileşmesi.

Kamu ile birlikte otomotiv sektörü paydaşlarının dünyadaki örnekleri de ele alarak, iç pazarına en uygun sistem için çalışmalar yapmasını ve dünyadaki gelişmeler ile çevreci teknolojileri göz önüne alan bir yapıya kavuşturulmasını temenni ediyoruz.

Otomotiv sektöründe teknolojik gelişmelere paralel çevreci teknolojileri bir bütün olarak, elektirikli, hibrit ve alternatif yakıtlı araçlar olarak düşünmek lazım. İçten yanmalı teknolojilerin giderek artan bir ivmeyle yerini çevreci teknolojilere bırakacağını düşünüyoruz.

Dünyada teknolojideki gelişmeleri göz önüne alarak, küresel otomotiv sektörünün de bir parçası olan ülkemizde, araç parkı yaş ortalamalarını gençleştirecek hurda teşviği uygulaması benzeri başarılı uygulamalar sürdürülebilir ve verilen desteklerle uygulanabilir kılınmalı, çevreci araçları destekleyecek uygulamalar da yapılmalıdır.

Türkiye’nin otomotiv sektörüne daha stratejik olarak bakması gerekiyor. Otomotiv endüstrisi, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin önemli sanayilerinden biri. Türkiye otomotiv sanayiinde önemli bir yol alıyor. Yerli otomobilini elektrikli olarak üretip dünya markası yaratmak istiyor. Bu süreçte, devletin bu sanayi özelinde kendine koyduğu hedefleri gerçekleştirmesine daha iyi odaklanabilmesi için de sorunları daha hızlı çözecek bir otomotiv konseyi oluşturulabilir.

Son olarak geride bıraktığımız 2020 yılı otomobil ve hafif ticari araç pazarı, bir önceki yıla göre yüzde 61,3 artarak 772 bin 788 adetlik bir sonuçla tamamlandı. Bunun 610 bin 109 adedini (yüzde 57,6 artışla) otomobil, 162 bin 679 adedini ise (yüzde 77,2 artışla) hafif ticari araç satışları oluşturuyor. Toplam pazarı hesaplarken ağır vasıta satışlarını da ekliyoruz. Henüz resmi olmamakla birlikte ağır vasıta satışını da eklediğimizde toplam otomotiv pazarı yaklaşık 800 bin adet seviyesine ulaştı.

2021’in artan faizler nedeniyle 2020’nin bir miktar altında adet ile gerçekleştirme ihtimalinin olduğunu öngörüyoruz. Yaklaşık 700k civarı bir otomotiv iç pazarı olabilir. Önümüzdeki dönemde sektörümüzü etkileyen diğer faktörlerin, buna pandemi de dahil, seyrini gördükten sonra daha net konuşabiliriz.