Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Küresel Ekonomi ve Piyasalar – Erkin ŞAHİNÖZ

Eylül’de 52,5 olarak ölçülen J.P. Morgan Küresel Bileşik PMI Endeksi Ekim’de 53,3’e yükselerek kürede ekonomik aktivitenin hızlanarak büyüdüğüne işaret etti. Hem üretim hem de yeni siparişlerdeki artış güçlendi. İş dünyasındaki güven düzeyinin son 28 ayın en yüksek düzeyinde kaydedilmesi büyümenin önümüzdeki aylarda da süreceğini gösteriyor.

Alt endeksler büyümenin genele yaygın olduğuna işaret etti. Eylül’de 52,0 olan Küresel Hizmet PMI Endeksi’nin Ekim’de son 19 ayın en yüksek değeri olan 52,9’a yükselmiş olması salgında yaşanan ikinci dalgaya rağmen hizmet sektöründeki genişlemenin de hızlandığını gösterdi.

Küresel olarak COVID-19 vaka sayısındaki artış endişe verici boyuta ulaştı. Aşağıdaki grafikte görüldüğü gibi Eylül ayında yaklaşık 300 bin kişi düzeyinde olan vaka sayısının 7 günlük ortalaması 6 Kasım itibarıyla 548 bin kişiye ulaştı. Bu sayı sadece bir hafta önce 500 bin düzeyindeydi. Ülkelerin kısıtlamaları artırması ve alınacak önlemlerin ekonomik aktiviteyi yeniden bozması ihtimali düşük değil.

ABD’de ipi göğüsleyen Biden oldu. Biden, hafta boyunca sayımın devam ettiği salıncak eyaletlerin (swing states) en önemlilerinden biri olan Pennsylvania eyaletini kazandı ve başkanlık için yeterli olan 270 delegeye ulaştı. Böylelikle Biden ABD’nin 46. Başkanı oldu.

Donald Trump’ın mahkemelere yapacağı itirazların sonuca etkisinin olup olmayacağını ise ilerleyen günlerde göreceğiz.

Kongre’nin iki kanadından biri olan Temsilciler Meclisi Demokratların elinde bulunuyor. Diğer kanat olan Senato ise Cumhuriyetçilerin kontrolündeydi. Resmi olmayan sonuçlar 100 sandalyesi olan Senato’da hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratların 48’er sandalyeyi garantilediğine işaret ediyor. Birer sandalyenin kaderini belirleyecek olan Kuzey Carolina ve Alaska eyaletlerinde sonuç henüz netleşmedi ama Cumhuriyetçiler önde gidiyor. İki sandalyeyi belirleyecek olan Georgia eyaletinde ise hiçbir aday yüzde 50,0’ı aşamadığı için bu eyalette Ocak ayında ikinci tur seçim yapılacak. Piyasalar açısından çok kritik olan Senato’daki belirsizlik Ocak ayına kadar devam edecek.

Biden’ın kazanması piyasaları olumlu etkiledi. Küresel borsaların öncüsü S&P500 endeksi haftayı hem kritik eşik 3.500’ün hem de COVID-19 öncesindeki zirvesinin üzerinde kapadı. Trump’ın seçim sonuçlarını mahkemeye taşıyacak olması belirsizliğe yol açacaktır ancak piyasaları etkilemesini beklemiyoruz. Riskli varlıklara yönelik talebin devam edeceğini öngörüyoruz.

Korku endeksi VIX’in haftayı eşik değer 30,0’un altında kapaması piyasalara iyimserliğin hakim olacağını gösteriyor. Senato belirsizliğinin çözümü Ocak ayına kalacağı için piyasalarda yılsonuna kadar Noel Baba rallisinin (risk alma iştahının yükselmesi-iyimserlik) yaşanması ihtimalini yüksek görüyoruz.

ONS ALTIN VE PARİTE

5 Ocak’ta Georgia’da yapılacak seçimlere kadar Mavi Dalga (tüm erklerin Demokratlara geçmesi) beklentisinin devam etmesi hisse-euro-altın için olumlu olabilecektir. Haftayı 50 günlük üstel hareketli ortalamasının üzerinde kapatan ons altının yeniden 2000 dolarlı düzeylerin üzerini hedeflemesi söz konusu olabilecektir.

Avrupa Merkez Bankası ECB’nin paritenin seviyesinden duyduğu rahatsızlığı son toplantısında yazılı olarak belirtmesi ve Aralık’ta parasal genişleme hamlesi yapabileceğini belirtmesi paritede aşağı yönde baskı oluşturmaya devam edecektir. Ancak yılsonuna kadar devam etmesini beklediğimiz piyasa iyimserliğinin ve Ocak ayına kadar sürecek Mavi Dalga beklentisinin pariteyi yukarı yönde taşıma ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyoruz. 1,1900 direncinin aşılması durumunda parite 1,2000 üzerine yerleşmeye çalışabilir. 1,1750 seviyesini ise destek olarak izliyoruz.

BRENT PETROL

Petrol haftalardır belirttiğimiz gibi 43,50-44,00 bölgesindeki Fibonacci-50 direncini aşamadı. Ayrıca 50 günlük üstel hareketli ortalamasının altında işlem görüyor. Mavi dalga beklentisine rağmen petrolün yılsonuna kadar olan süreçte Fibonacci direncini geçmesini beklemiyoruz. Petrolde 37,20 dolar düzeyindeki desteğinin altına bir kırılma da beklemiyoruz.

HAZİNE’NİN NAKİT DENGESİ

Hazine’nin nakit dengesi Ekim’de 6,7 milyar TL açık verdi. Faiz dışı dengede ise 4,4 milyar TL’lik fazla kaydedildi. Her iki denge de geçen yılın aynı dönemine göre daha iyi düzeyde gerçekleşti. Bu sayede Eylül’de 181,6 milyar TL olan 12 aylık nakit açığı Ekim’de 176,4 milyar TL’ye geriledi. Benzer şekilde, Eylül’de 71,3 milyar TL olan faiz dışı açık Ekim’de 62,2 milyar TL’ye düştü.

Hazine, Ekim ayında 6,7 milyar TL’lik nakit açığını ve 15,6 milyar TL’lik net iç borç ödemesini 18,9 milyar TL dış borçlanma yaparak ve TCMB bünyesindeki nakit hesabından 3,3 milyar TL kullanarak finanse etti.

TÜRKİYE EKONOMİSİ EKİM’DE DE BÜYÜDÜ

Eylül’de 52,8 olarak ölçülen PMI, Ekim’de 53,9’a yükseldi ve sektörün performansında güçlü bir iyileşmeye işaret etti. Koronavirüs (COVID-19) salgınından kaynaklı daralmanın ardından Türk imalat sektörü böylece üst üste beş ay büyüme gerçekleştirdi. Yeni siparişlerde artış trendi beş ayı geride bırakırken imalatçılar müşteri talebinin iyileşmeye devam ettiğini belirtti. Yeni ihracat siparişlerinde de artış kaydedildi. Böylece firmalar üretim hacimlerini Ekim ayında da yükseltti ve büyüme Eylül ayına göre hız kazandı.

MERKEZ ÖRTÜK FAİZ ARTIRIMINA DEVAM ETTİ

Merkez’in bankaları fonlama faizindeki yükseliş geçen hafta da devam etti. Önceki hafta yüzde 13,40 düzeyinde olan fonlama faizi geçen haftayı yüzde 14,12 seviyesinde bitirdi. Ancak faizdeki artışın ılımlı düzeyde kalmış olması kur üzerindeki baskıyı ortadan kaldıramadı. Merkez’in fonlama faizinde artışa devam edeceğini ve bununla birlikte kredi/ mevduat faizlerinin daha da yükseleceğini öngörüyoruz.

Yabancı yatırımcının Türkiye risk algısında hafta boyunca artış gerçekleşti. Ancak CDS göstergesinin haftanın son işlem günlerinde 514 seviyesine gerilediğini gözlemledik. Demokratların Başkanlığı alıp Senato’yu şimdilik kontrol altına alamamış olması Türk varlıkları açısından olumsuz algılanmadı ki beklentimiz de o yöndeydi.

CDS göstergesindeki sınırlı iyileşmeye rağmen yabancı yatırımcı hem hissede hem de tahvilde net satıcı konumdaydı. Merkez Bankası’nın açıkladığı verilere göre, 16-30 Ekim döneminde yabancı yatırımcılar hisse senedi piyasalarında 127 milyon dolar, tahvil piyasalarında ise 34 milyon dolar ile net satıcı konumundaydı.

52 haftalık toplam olarak baktığımızda hisse senedinden çıkışın 5,5 milyar dolara, tahvilden çıkışın ise 7,7 milyar dolara ulaştığını hesaplıyoruz.

VATANDAŞIN DÖVİZ ALIŞI ILIMLI DÜZEYDE DE OLSA DEVAM EDİYOR

Yurt içi yerleşik gerçek kişiler (vatandaş) son 5 haftada 2,4 milyar dolar büyüklüğünde döviz alımı yaptı. TL varlıkları satarak dövize dönenlerin sadece yabancı ile sınırlı olmadığını görüyoruz. Vatandaşın ılımlı düzeyde de olsa döviz alımına devam etmesi kur beklentisinin halen yukarı olduğunu gösteriyor.

KREDİ CEPHESİNDE BOZULMA BAŞLADI

Kur ve faiz cephesindeki olumsuz gelişmeler en sonunda kredi bacağını vurdu. Aşağıdaki kur etkisinden arındırılmış 13 haftalık yıllıklandırılmış kredi büyümesi bulunuyor. Kredi büyüme hızı kamu bankalarında yüzde 5,48’e, özel bankalarda ise yüzde 8,59’a geriledi. Böylelikle tüm bankacılık sektöründeki kredi büyüme hızı yüzde 7,11 olarak gerçekleşti. PMI endeksi Ekim ayında Türkiye’nin büyüdüğüne işaret etmişti ama kredi büyüme hızının enflasyonun altında kalması önümüzdeki aylara yönelik belirsizlik oluşturdu. Kredi büyüme hızını bir iki hafta daha izleyip ekonomik görünüm konusunda fikir oluşturmak daha doğru olacaktır.

Kredi büyümesindeki yavaşlamanın arz tarafından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz. Ancak Eylül’de tek haneli düzeylerde olan ticari kredi faiz oranlarının geçen hafta itibarıyla yüzde 15,92’ye çıkmış olması kredi talebini de olumsuz etkiliyor. Kredi faizlerindeki yükseliş ve kredi büyüme hızındaki düşüşün aktivite üzerinde yaratacağı olumsuz etkinin derecesini iki hafta içerisinde daha güçlü bir şekilde değerlendirme şansı yakalayacağız.

MERKEZ BANKASI’NDA DEĞİŞİKLİK

Merkez Bankası Başkanı Murat UYSAL görevden alındı. Boşalan Merkez Bankası Başkanlığı’na getirilen Naci AĞBAL, görevi UYSAL’dan devraldı. 2015-2018 yıllarında Maliye Bakanlığı yapmış olan Naci AĞBAL’ın Türkiye ekonomisinin dinamikleri konusundaki deneyimi yüksek. Başkanın görevden alınması normalde piyasalar açısından negatiftir. Ancak görevi devralanın Londra yatırımcıları tarafından iyi bilinen bir isim olması bu etkiyi bertaraf eder. Yeni atamanın kur tarafına olumlu yansıması olacağını öngörüyoruz.

USDTRY TEKNİK YORUM

Teknik göstergelerimiz kurdaki yükselişin aşırılaşmaya başladığına ve geri çekilme ihtimalinin arttığına işaret ediyor. Naci AĞBAL’ın atacağı adımları takip ediyor olacağız. Örtük artırımlar yerine doğrudan faiz artırımına gidilebilir. Direnç olarak 8,57-8,58 bandını takip ediyoruz.

BIST-100 TEKNİK YORUM

Endeks 1.170 seviyesinin üzerinde kaldığı sürece olumlu havanın devam etmesini bekleriz.

Top