Koronavirüs salgını sonrası dünya ve Türkiye’ye ilişkin beklentileriniz neler? Kısa ve orta vadede ekonomiye ve otomotiv sektörüne dair öngörüleriniz nelerdir?

Covid-19 salgınıyla birlikte Mart ayından itibaren başlayarak otomotiv firmalarının üretimlerine ara vermesi, hali hazırda yıl başından bu yana devam eden araç bulunurluğu sorununu, tüm dünyada üst seviyeye çıkardı. Şu an içinde bulunduğumuz normalleşme döneminde fabrikaların üretime tekrar başlamasıyla birlikte otomotiv pazarı kendini bulmaya başladı. Bu hareketliliğin sektöre olumlu yansıyacağını düşünüyorum.

İnsanların sağlık ve güvenliklerini ön planda tutma çabası ise birçok davranış değişikliğini beraberinde getirdi. Bizim sektörümüzle bağlantılı olan değişen tüketici davranışlarına örnek olarak, bireylerin daha izole ulaşım tercihlerinin ön plana çıkmasıyla kişisel araç sahipliğinin artacağını bekliyoruz. Bu gelişme otomotiv sektöründe hızlanma yaşanacağına işaret ediyor.

Diğer yandan insanların online kanallara daha fazla ilgi duyduğu bir dönemdeyiz. Evlerinden çıkmadan araçları incelemek, modeller ve kampanyalar hakkında bilgi almak isteyen müşterilere hitap edebilmek üzere otomotiv şirketleri yenilikçi uygulamalara yönelmiş durumda.

Belirttiğimiz güncel şartların da etkisiyle, Covid-19 etkilerine rağmen 2020 yıl sonu pazar tahminimizin 700 bin ve üzerinde olacağını öngörüyoruz. 2018’den bu yana Türkiye’de ertelenmiş bir müşteri talebi bulunuyor. Otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarında, geçmişte 1 milyon adetlik seviyelere yaklaşmıştık. İkinci el pazarında yaşanan canlılık da müşteri tarafında araç talebinin bir göstergesi. Bulunduğumuz süreçte bireysel araç sahipliğinin öne çıktığını görüyoruz. Önümüzdeki 4 ayda sektörümüzün büyüyeceğine inanıyoruz.

Bunun yanı sıra, değişim ve dönüşüm, gelecekte olumlu katkılar anlamına gelecektir. Pandemi gibi zorlu geçen bu dönemde, iş modelimizi yenilemek, hizmette yenilikçi yaklaşımlar geliştirmek bizim için öncelikli alanlar oldu. Bu kritik süreci sektör olarak en kısa sürede atlatacağımıza olan inancımız tam.

Salgın sonrası iş dünyasının çalışma modellerinde de değişiklikler oldu. Uzaktan çalışma modelleri, dijital ortamda gerçekleştirilen toplantılar iş dünyasının hayatına girdi. Nissan bu süreçte neler yapıyor?

Dünyayı etkisi altına alan ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen COVID-19 salgını, çoğu sektörün ekonomik anlamda aynı anda etkilendiği bir dönem. Ülke olarak içinde bulunduğumuz bu süreçte hem kendi sağlığımızı hem toplum sağlığını korumak, diğer taraftan işimizin sürekliliğini sağlamak amacıyla üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Nissan Türkiye olarak her zaman uzun dönemli çalışan ve bu yönde iş planları yapan bir şirketiz. COVID-19 salgın riskini minimize etmek adına gereken her türlü önlemi aldığımızı ve bu kapsamda da birçok idari ve operasyonel kararı uygulamaya koyduğumuzu belirtmek isterim. Bu belirsizlik döneminde, müşterilerimizin, bayilerimizin, yetkili servislerimizin, çalışanlarımızın ve ailelerinin sağlığını ve güvenliğini korumak, Nissan Türkiye olarak en önemli önceliğimizdir. Tüm aktivitelerimizde kontrollü olarak en yüksek seviyede özen gösteriyoruz.

Her zaman müşterilerimizin beklentilerine ve ihtiyaçlarına yönelik çözümler üreten bir şirket olarak dijitalleşme konusunu müşteri odaklı bir yaklaşımla daha kapsamlı bir şekilde operasyonlarımızın içine dahil ettik. Bu kapsamda Nissan Türkiye olarak COVID-19 sürecinde sağlık ve güvenlikten ödün vermeden araç sahibi olmak isteyen müşterilerimiz için “Sizi Görüntülü Arayalım” hizmetimizi hayata geçirdik. Bu sayede müşterilerimiz, showroom’lara gitmeden ihtiyaç duydukları her bilgiye uzman satış ekiplerimize canlı bağlanarak erişebiliyor.

Ayrıca bayilerimizle geliştirdiğimiz sanal showroom ile müşterilerimize bulundukları konumdan modelleri deneyimleme imkânı sunuyoruz. Sanal showroom’u ziyaret edenler, showroom içinde, araçlar arasında gezinip istedikleri Nissan modelinin içine girerek aracı 360 derece deneyimleyebiliyorlar. Bir diğer yeniliğimiz ise Mobil uygulamamız… Araç sahipleri ve potansiyel müşterilerin servis ağı, kullanım kılavuzları ve çağrı merkezine her zaman ve her yerden kolayca erişimine olanak sağlamak amacıyla Nissan Mobil Uygulamasını devreye aldık.

Salgın sürecinde, çalışanlarımızın ve Nissan müşterilerinin sağlıklarını korumak amacıyla, Nissan bayi ve servislerine yönelik hijyen sertifikasyon programı başlattık. Bu süreçte bayi ve servislerimizde sunulan hizmetlerin sağlıklı koşullarda yapılmasını hedefledik. Ayrıca bulaş riskine karşı gerekli tedbirlerin maksimum düzeyde alındığı bir çalışma ortamı oluşturmak amacımızdı. Hijyen denetimi kapsamında Nissan bayi ve servislerinin, karşılamadan sosyal alana, test sürüşünden araç teslime kadar her aşama için uyması gereken standartları belirleyerek, Bureau Veritas ile birlikte tüm detayları tek tek kontrol ettik. Hijyen Denetimini, bayi ve servislerle eş zamanlı olarak Nissan Genel Merkez binası için tamamladık. Sürekli kontroller ile gerekli tedbirleri alıyoruz.

Operasyonel araç kiralama firmalarına sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

Nissan olarak bizim her zaman öncelikli hedefimiz pazarın tüm kanallarında faaliyet göstermektir. Bununla beraber müşteri memnuniyeti de önceliklerimiz arasındadır. Dolayısıyla sektörümüzün önemli aktörleri olan operasyonel ve günlük kiralama firmalarına da bu çerçevede önem veriyoruz. Operasyonel ve günlük kiralama firmalarını sadece müşterilerimiz olarak değil, bunun da ötesinde nihai müşterilerimize Nissan ürünlerini ve servis kalitemizi taşıyan iş ortaklarımız olarak görüyoruz. Dolayısıyla operasyonel kiralama firmalarına sadece araç satışı gerçekleştiren bir marka olmak yerine, onların çözüm ortağı olarak iş birliği oluşturmayı hedefliyoruz. Ürün gamımıza kiralama firmalarının ihtiyaç duyabileceği model ve ekipmanları dahil ederken, tedarikte de talebi karşılayabileceğimiz seviyeyi koruyoruz. Operasyonel kiralamadaki satış ekiplerine eğitim programlarımızla yeni ürünleri aktarıyoruz, önemli sayıda test aracı ile bu konuda gelen talepleri çok hızlı hayata geçiriyoruz.

Her şeyden önemlisi de kısa vadede değil, uzun soluklu iş birliğini hedefleyen fiyat politikamız ve perakende ağırlığımız ile iş ortaklarımızın güvenebileceği bir yapıyla çalışıyoruz. Yüksek perakende satış oranımız ile kiralama dönemi sonunda yeniden satış aşamasında kuvvetli ikinci el değerlerine sahip olmayı hedefliyoruz. Özellikle operasyonel kiralama firmalarından aldığımız geri bildirim bu konuda çok iyi konumlandırdığımızı ve Nissan modellerinin kendilerini memnun ettiğini ortaya koyuyor.

Nissan olarak, operasyonel ve günlük kiralama şirketleri ile uzun soluklu iş birliğimizi her geçen gün daha da büyütmek isteriz.

Günlük araç kiralama firmalarına yaklaşımınız ne şekildedir? Sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

Günlük kiralama sektörü, Türkiye’de giderek büyüyen ve büyüme potansiyeli devam eden bir sektör. Dolayısıyla NİSSAN olarak biz de bu sektörde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Günlük kiralama firmalarını, potansiyel perakende ve filo müşterilerimize ürünlerimizi ve geldiğimiz teknolojik noktayı tanıttığımız bir platform olarak düşünebiliriz. Günlük kiralamada modellerimizin kiralanma oranları Nissan ürünlerine yapılan yatırımın ne kadar verimli olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca çoğu müşterimizden, tatilde ya da iş seyahatinde kiraladığı Nissan modelinden çok memnun kaldığı için bizi tercih ettiği yönünde yorumlar alıyoruz.

Gerek operasyonel gerekse günlük kiralama firmalarının Nissan’a yönelik taleplerindeki artış bizi mutlu ediyor. Uyguladığımız politikanın doğru olduğunu, müşteri memnuniyetine verdiğimiz önemin karşılık bulduğunu görüyoruz. Neticede kiralama firmalarının parkında yer alan Nissan araçları markamız adına önemli bir değerdir. Biz de bu bilinçle iş ortaklarımıza en iyi çözümü üretmek üzere çalışıyoruz. Kuvvetlendirdiğimiz filo ekibimizle çok daha hızlı, çok daha verimli çözümler üreteceğimize eminim.

Araç kiralama şirketleri için markaların sunduğu satış sonrası hizmetlerin kalitesi büyük önem taşıyor. Markanız bu konuya nasıl yaklaşıyor? Satış sonrası hizmetlerde araç kiralama şirketlerine ne gibi avantajlar sağlıyorsunuz?

Satış sonrası teknik ekibimizde operasyonel kiralama firmaları için filo müşterilerimizin hizmetinde olan teknik uzmanımız bulunuyor. Kurumsal müşterilerimiz, ilgili satış sonrası hizmet konularında direkt olarak bu arkadaşımız ile temasa geçebiliyorlar. İş geliştirme alanlarını belirlemek amacıyla yan yana çalışıyoruz. Daha önce de belirttiğim gibi, müşteriden öte bir iş ortağı olarak gördüğümüz operasyonel kiralama firmalarına satış sonrasında da en iyi hizmeti sunmak için gayret ediyoruz.