2019 yılında dünyayı ve Türkiye’yi neler bekliyor?

Türkiye ekonomisinin 2019 yılındaki performansını öngörebilmek için dünya ekonomisinin bu yıl izleyeceği yol çok önemli olacak. Şu an itibarıyla global bir ekonomik zorluk yaşanmıyor olmasına rağmen, başlıca ekonomilerin 2019 yılında büyüme trendi içinde olmasını da beklemiyorum. Enflasyona paralel olarak faizlerin artış eğiliminde olduğunu da göz önüne alırsak “yüksek borç-yüksek faiz” sarmalının ekonomileri biraz zorlayacağını söyleyebiliriz.

Bunun yanında Türkiye’de de 2019 yılının sadece bizim için değil tüm sektörler için çok hassas bir sene olmasını bekliyoruz. Otomotiv sektörü olarak bugüne kadar her zaman bardağın dolu tarafına bakmaya gayret gösteren bir yaklaşım içinde olduk. 2018 yılının son aylarına geldiğimizde pazarın gidişatını öngörmekte zorluk çekiyorduk ve bazı önlemler alma gerekliliği ortaya çıkmış durumdaydı. Zor bir dönemden geçerken 2018 yılının son iki ayı için yürürlüğe giren ÖTV ve KDV düzenlemesinin 2019 yılının ilk 3 ayında da sürecek olması sektörümüze olan olumlu katkıyı devam ettirecektir. Bunun yanında kur etkileri ile birlikte kredi faizlerinin de yükselmiş olması 2019 yılında da hissedilecektir. Bu yüzden 2019’da toplam otomotiv pazarının biraz küçülmesini bekliyor ve yıl sonu pazar tahmini olarak toplamda 400 bin adet civarında öngörüyoruz.

Markanız ve 2019 yılı için planlarından bahseder misiniz?

Yoğun rekabetin de yaşandığı sektörümüzde, bu rekabetin etkisiyle en mükemmel otomobilleri yapmak için markalar birbirleriyle yarışıyor. Özellikle alternatif yakıt teknolojileri üzerinde daha fazla durulmaya başlandığını artık net olarak görebiliyoruz.

Tüm dünyada otomotivin gelecek 15-20 yıllık döneminde hibrit teknolojiler üzerine kurgulandığı artık geniş kesimlerce kabul edilmekte ve tüm markalar dizeller ile ilgili regülasyonlar sonrasında hibrite yönelmekte. Bizim en büyük avantajımız, Toyota’nın 50 yıla yakın bir zamandır hibrit teknolojisini geliştirmesinde ve yıllardır ticari olarak satışına devam etmesinde yatıyor. Hibrit modellerin bilinirliğinin artması ve ÖTV teşviği ile birlikte Türkiye pazarında memnuniyet verici bir ivmelenme yaşanıyor. Türkiye ve Avrupa’da dizel satışları önemli bir düşüş gösterdi ve yüzde 70’lere çıkan dizel payı şu anda yüzde 59’lara kadar geriledi. Bu oran 1-2 yıl içinde daha da aşağılara inecek. Toyota’nın 2020 yılı için hedeflerinden biri de her bir binek otomobilin bir hibrit versiyonu olmasıydı. Bunu 2019 yılında gerçekleştirerek, her modelimizin hibrit versiyonunu bu yıl Türkiye’de sunacağız. 2019 yılında satışımızın yüzde 30’undan fazlasının hibrit olmasını bekliyoruz. 2020’de ise bu oran 50’nin üzerine çıkacak.

Türkiye’de hibrit farkındalığını ve bilinirliğini artırmak için 2017 yılından itibaren çok yoğun çalışmalar yaptık. Türkiye’de hibrit bilinirliği ve satışı da günden güne artıyor. Bağımsız bir yabancı araştırma kuruluşunun Türkiye’de yaptığı çalışmada ‘bir sonraki aracında hibrit motoru tercih edeceğini’ söyleyenlerin oranı 2,5 yılda yüzde 18’den yüzde 33’e çıktı. Hibrit satışlarındaki bu artışın halkımızın bilinçlenmesi ile doğru orantılı olduğunu söyleyebiliriz. Avrupa bile hibrit teknolojisini 17 senede anlattı. Toyota olarak biz de bu teknolojiyi her yönüyle halkımıza anlatmak için çalışmalarımızı 2019 yılında da ara vermeden sürdüreceğiz. 2019 yılında Türkiye’de hibrit versiyonu ile birlikte üretilecek olan 12’nci nesil Corolla ile birlikte 4 yeni modelimizden de çok ümitliyiz.

Operasyonel kiralama firmalarına sunduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

Sürekli yükselen satış adetleri ve gelişen farklı kanalları ile birlikte filo satışlarının otomotiv pazarındaki önemi daha da artmaktadır. Biz de markamızın özellikle son 5 senelik satış performansına baktığımızda toplam satışlarımızın içinde filo payımızın hızla arttığını görebiliyoruz.

Toyota olarak operasyonel kiralama firmalarının oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz. Şu anki mevcut durumu göz önünde bulundurduğumuzda bazı sıkıntıları görüyoruz ancak orta vadede sektör bu zorlukları aşacaktır. Beraber çalıştığımız operasyonel kiralama şirketi sayısı her geçen gün artıyor. Bunun özellikle yeni Corolla Hybrid ile artarak devam edeceğini düşünüyoruz.

Filo stratejilerimizin ana gelişiminin temelleri 2013 yılının ikinci yarısında efsane Corolla modelimizin Adapazarı’nda üretilmeye başlamasıyla atılmış olup, 2016 yılında da C-HR modelimizin üretiminin yine Adapazarı fabrikamızda başlamasıyla sağlamlaşmıştır. 2019 yılında yeni nesil Corolla modelimiz ile bu artarak sürecektir. Bu çerçevede filo satış stratejilerimizin merkezine de kendilerini çözüm ortaklarımız olarak nitelendirdiğimiz Operasyonel Kiralama firmalarını konumlandırdık. Son beş yıl içinde önemli büyüme oranı yakalamış olan ve çok hızlı bir şekilde sektörel kurumsallaşmasını tamamlayan kiralama firmaları ile birlikte satış hacmimizi büyütmeye devam etmeyi arzuluyoruz.

Operasyonel Kiralama firmaları ile ilgili uzun dönemli stratejilerimizi oluştururken ana hedefimiz, kurmuş olduğumuz kuvvetli ilişkileri devam ettirmek ve hem satış hem de satış sonrası kanadından gelen talepler karşısında mutlak çözümler üretmektir.

Bildiğiniz gibi bu yıldan itibaren markamızın ana stratejisini hibrit ürünlerimiz üzerinden oluşturmaya başladık. Büyük bir gururla da belirtmek isterim ki hibrit modellerimiz çevre dostu teknolojisi ve düşük yakıt tüketim özellikleri ile uluslararası kurumsal firmaların tercihi olmaya başladı, bu noktada da operasyonel kiralama şirketleri ile birlikte hibrit modellerimizin satış hacmini artırmak ve pazarda yaygınlaştırmak için özel stratejiler geliştirmeye başladık.

Ayrıca yeni dönemde, yaklaşık 2 sene önce satış operasyonlarına başladığımız Lexus markamızla da premium segmentte fark yaratmayı planlıyoruz.

Markamızın hem ülkemizdeki hem de global pazardaki tüketici nezdinde uzun yıllar içerisinde oluşturduğu pozitif ve güçlü imaj Operasyonel Kiralama şirketlerinin de markamıza olan bakış açısını ve satın alma kararlarını olumlu bir şekilde etkilemeye devam etmektedir. Toyota satışlardaki başarısının yanında aynı zamanda müşteri memnuniyeti konusunu kendisine birincil başarı kriteri olarak belirlemiş yegane markadır. Bu başarı kriteri doğrultusunda da perakende ya da filo müşterisi olarak ayırt etmeksizin tarafımızdan çözüm beklenen her konuya aynı özveriyle eğilmekteyiz.

Özellikle son birkaç yıldır operasyonel kiralama firmaları uzun dönemli yatırım planladıkları markaları çok kapsamlı bir şekilde değerlendirmektedirler. Satın alma fiyatı elbette önemli bir kriter olmaya devam etmektedir ancak özellikle bir markanın ikinci el pazarındaki konumu, satış sonrasında yaratmış olduğu avantajlar, tedarik sıkıntısı yaşatmaması, güçlü bayi teşkilatı ve de müşteri memnuniyetine verdiği önem şirketlerin tercihlerini belirlemektedir. Toyota Türkiye ilgili tüm kriterleri eksiksiz karşılayabilmiş ve kendisine yatırım yapan firmaların tümünden pozitif geri dönüşler almayı başarabilmiş bir şekilde bu pazarda büyümeye ve büyürken de aynı şekilde beklentileri karşılamaya devam edecektir.

Günlük kiralama şirketlerinin beklentilerini marka olarak karşılayabiliyor musunuz?

Günlük kiralama firmaları sadece satış kanalı olarak değil pazarlama kanalı olarak da çok önemli bir noktada. Özellikle yenilikçi teknolojiler getiren bir marka olarak nihai müşterilerin araçlarımızı test etmesinin önemi daha da artmış durumda. Günlük kiralama firmaları özellikle Toyota’nın hibrit teknolojisini perakende olarak yüksek potansiyele sahip müşteri grubuna deneyimletme fırsatı sunuyorlar.

Kiralama sektörünü incelediğimizde günlük kiralama firmalarının oldukça dinamik bir şekilde ve çok hızlı büyüyerek özellikle son birkaç yıl içerisinde kendi pazarlarını oluşturduklarını rahatça söyleyebiliriz. Bu büyümede turizmin gelişmesi, havaalanlarının sayısındaki hızlı artış ve tüketici ihtiyaçlarının gelişmesinin yanı sıra uluslararası birçok günlük kiralama markasının Türkiye ofislerini açmaları etkili oldu. Biz de bu gelişim sürecinde en başından itibaren günlük kiralama firmaları ile yakın temas içinde olmaya gayret ettik. Birçok markanın günlük kiralama firmalarından uzak durduğu dönemde tam tersi bir stratejiyle araçlarımızı kullanıcıyla buluşturma noktasında Günlük Kiralama firmalarını bir fırsat olarak değerlendirdik ve onları yaratmış oldukları pazarlama değerleriyle de filoda büyüme stratejilerimiz çerçevesinde önemli bir yere konumlandırdık. Ayrıca hibrit gibi stratejik ürünlerimizin yaygınlaşmasında Günlük Kiralama firmalarıyla iş birliği yapmaya devam ediyoruz.

Bu doğrultuda hem araç tedariği, hem de satış sonrasında yapmış olduğumuz kampanyalar ve sağladığımız avantajlarla günlük kiralama firmalarını Toyota markası olarak destekliyor, büyümesinin ve gelişmesinin tüm otomotiv sektörüne büyük faydalar getireceğine inanıyoruz.

Bir diğer önemli husus da günlük kiralamanın yanında özellikle son dönemde gelişimi hızlanan araç paylaşım sistemi ve saatlik araç kiralama hizmeti sunan firmaların artışının sektöre büyük bir dinamizm katması olmuştur.

Farklı segmentlerdeki modellerimizle günlük kiralama şirketlerinden olumlu tepkiler alıyoruz. Ayrıca hem satış hem de satış sonrası hizmetleriyle tüm Türkiye’ye yayılmış olan güçlü bayi teşkilatımız günlük kiralama firmalarının ihtiyaçlarını karşılayabilmek adına yüksek standartlarda hizmet vermeye devam etmektedirler.

Operasyonel ve günlük kiralama şirketlerinden beklentileriniz nelerdir?

Hibrit teknolojisinin pazarda yayılımı için önemli bir beklentimiz var. Doğru değerlemelerle, doğru müşteriler ile bizleri buluşturarak destek olacaklarını düşünüyoruz. Perakende müşterilere hibrit deneyimi yaşatmak adına artan bir iş birliği içinde çalışmayı planlıyoruz. Özellikle pazarlama alanında çok yüksek potansiyel içerdiğini düşündüğümüz bu alanda ülkemizde üretilecek ve yılın ilk çeyreğinde satışa sunulacak olan Corolla Hybrid ile penetrasyonumuzu artırmayı hedefliyoruz.

Bunun yanında ayrıca; 5 yıl önceki müşteri algısı ve beklentisiyle günümüzdeki müşterilerin beklentileri çok farklılaştı, gelişmeler göstermektedir ki bundan 5 yıl sonra çok daha farklılaşacak. Teknolojik gelişmelerin hızla arttığı dijitalleşen dünyada hem markaların hem de nihai kullanıcıya hizmet veren kiralama firmaların sunduğu çözümler de farklılaşmalıdır. Bu çerçevede gelişen ve artan müşteri ihtiyaçlarına göre kiralama firmaları ile ortak stratejiler geliştirmek ana hedeflerimizden biri olmuştur. Ayrıca yükselen hedeflerimiz ve artan satış adetlerimizle birlikte hem Operasyonel hem de Günlük Kiralama firmaları ile yakın ilişkiler içerisinde olmaya devam edecek, onlar için değer yaratmayı sürdüreceğiz.

Markanızın ikinci el araç pazarını güçlü kılmak için uyguladığınız politikalar nelerdir?

Araçlarımızın doğru müşterilere ulaşmasını sağlamanın bizim için satış adedi ve karlılıktan daha önce geldiğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Bunu başardığımız için filo satışlarımız artmasına rağmen Toyota her zaman 2’nci eli değerli bir marka olmaya devam ediyor. Bayilerimizin ikinci el operasyonlarını sürekli olarak geliştirmekteyiz. Bu sayede perakende kanalda da araçlarımız herhangi bir Toyota bayisinde değerinde alınıyor.

Toyota Türkiye olarak 2017 yılından başlayarak bütün bayilerimizi kapsayacak şekilde 2. el konusunda yeni bir yapılanmaya gittik. Bayilerimizin 2. El operasyonlarında istediğimiz seviyeye gelebilmeleri hem bayilerimize gelen müşterilerimizde mutlak memnuniyeti sağlayabilmek hem de yeni kanallar yaratabilmek açısından büyük önem arz etmektedir.

Bu noktada çalışmalarımıza ‘Xchange By Toyota’ markası altında devam ediyoruz ve de müşterilerimize ikinci el hizmetini bu markamız altında veriyoruz. Markamızın çıkış noktası olan ikinci elde kurumsal, şeffaf, güvenilir, hızlı ve prosedürüne uygun bir ortamda alım ve satış işlemlerini yapmalarıdır. Bunun için Xchange By Toyota’yı seçen müşterilerimizin bölgelerindeki en yakın Toyota Plaza’ya gitmeleri yeterli olacaktır.

Markadan bağımsız her araç için teklif verilen, takas işlemi gerçekleştirilen yapısıyla rahatlıkla bayi teşkilatımızın başarılı bir takas alım operasyonu yürüttüğünü söyleyebiliriz.

Öte yandan ikinci el operasyonlarımızda kullandığımız gelişmiş sistemlerle ve özel yazılımlarla operasyonel kiralama firmaları için de bu çatı altında tüm bayilerimizin katkılarıyla hizmet veriyoruz. Ayrıca yıllardan beri büyük bir titizlikle araçlarımızın ikinci el pazar değerlerini korumak adına gerçekleşen filo satışlarımızın takibini ve kontrolünü büyük bir özveriyle gerçekleştiriyoruz.

Satış sonrası hizmetlerde operasyonel kiralama şirketlerine ne gibi avantajlar sağlıyorsunuz?

Satış sonrasında hem yedek parça hem işçilik için rekabetçi indirimler uygulamaktayız. Bunun sonucu olarak servis bağlılığımız oldukça yüksek oranda gerçekleşiyor. Böylelikle operasyonel kiralama şirketleri “yetkili servis kullanımı” hizmetini bir satış argümanı olarak kullanarak nihai müşterilere daha iyi bir kiralama içeriği sunmuş oluyor.

Türkiye’nin her bölgesinde mevcut 59 bayimiz ile aynı standartlarda ve yüksek kalitede hizmet vermeye devam ediyoruz. Müşteri Memnuniyeti araştırmalarında sahip olduğumuz birincilikler ve aldığımız ödüller de markamızın başarısını tescil etmektedir. Operasyonel ve günlük kiralama firmaları için satış sonrası süreçlerimizle ilgili kapsamlı bir satış sonrası avantajlar paketi oluşturmuştuk, çözüm ortaklarımızdan oldukça olumlu geri bildirimler aldığımız bu özel uygulamamızı başarıyla devam ettirmekteyiz ve önümüzdeki dönemde de bu uygulamamız devam edecektir.

Ayrıca bayilerimiz özellikle operasyonel ve günlük kiralama firmalarının iş akışlarında bir aksama yaşamamaları adına imkanları çerçevesinde ikame araç, yerinden araç alma ve teslim etme, servislerde öncelik gibi hizmetler vermektedirler.