Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Ağır Ticari Araç Devi Soruşturma Altındaydı – Cansı Çatak & Mustafa Ayna

Rekabet Kurulu tarafından Mercedes Benz Türk A.Ş.’ye (“Mercedes”) yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Bir seneyi aşkın bir süredir devam eden soruşturmanın sonunda Mercedes’e ceza verilmedi(1). Betonstar Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği tarafından yapılan şikayet kapsamında esas olarak Mercedes’in beton pompası üreticileriyle yaptığı anlaşmalar ve bu üreticilere yönelik uyguladığı indirim sistemleri yoluyla hâkim durumunu kötüye kullandığı iddiası incelendi.

Ağır ticari araç sektörü bakımından önem arz eden husus, Rekabet Kurulu’nun ağır ticari araçların alt segmentler bakımından ayrı bir pazar oluşturup oluşturmadığına yönelik değerlendirmesi oldu.

Beton Pompası Montajı Özelinde Ağır Ticari Araç Sektörü

Otomotiv üst yapı sektörüne kısaca değinmek gerekirse, söz konusu sektörün başlıca faaliyet alanlarının; taşıyıcı araç, araç parçaları, araç üstü ekipman, iş ve inşaat makineleri üretimi olduğu görülmektedir. Bu sektörde faaliyeti bulunan oyuncuların çoğu, kamyon ve çekiciler için gerekli olan üst yapıyı üretmektedir.

Ayrıca otomotiv üst yapı sektöründe başlıca ürünler; vidanjör, çöp kamyonu, römork, tanker, frigorifik kasa, araç üstü vinç, damper, beton mikseri, beton pompası, yardımcı ekipman ve aksesuarlarıdır.

Soruşturma konusu üst yapı ürünü olan beton pompası, pompaya uygun teknik özelliklere sahip kamyon şasilerine üst yapı firmaları tarafından monte edilerek müşteriye sunulmaktadır. Rekabet Kurulu tarafından elde edilen verilere göre, beton pompası pazarı az sayıda oyuncunun bulunduğu küçük ölçekli bir pazar niteliğindedir ve bu pazarda Putzmeister, Koluman, Betonstar gibi şirketler faaliyet göstermektedir. Öte yandan beton pompası montajına uygun kamyon pazarı ise global oyuncuların bulunduğu oldukça büyük bir pazar niteliğindedir ve Mercedes, Scania ve Man bu pazarda ön plana çıkmaktadır.

Rekabet Kurulu soruşturma kapsamında hâkim durum iddiasını incelerken detaylı bir araştırma gerçekleştirmiş ve bu araştırmalar kapsamında hem arz hem de talep incelemesi gerçekleştirilmiştir.

Talep bakımından gerçekleştirilen incelemede esasen söz konusu aracın alıcılarına sorular yöneltmiştir. Bu sorular kapsamında alıcılar tarafından tadilat yoluyla beton pompası montajı için damperin veya mikserin kullanılabileceği ancak bu yöntemin tercih edilmediği ifade edilmiş ve buna gerekçe olarak da kamyonun orijinalliğini yitirmesi, tadilatın ek maliyet gerektirmesi ve aracın ikinci el değerinin düşmesi gibi hususlar gösterilmiştir. Ayrıca, beton pompası kamyonu alımlarında ikinci el şasinin tercih edilmediği ve alımların tamamına yakınında araçların sıfır olduğu da alıcılarca ifade edilmiştir. Alıcılar tarafından ifade edilen bu hususlar, müşterilerin gözünde, beton pompası montajı yapılan kamyonlara alternatif bir aracın bulunmadığını göstermektedir.

Arz bakımından yapılan incelemelerde ise kamyon üretimi/satışı gerçekleştiren şirketlere sorular yöneltilmiş ve buna göre beton pompası kamyonlarının, diğer inşaat kamyonları ile aynı üretim hattında ilave yatırım veya herhangi bir batık maliyete katlanmadan üretilebildiği ifade edilmiştir. Bununla beraber, belirli bir kullanıma özgü üretilen inşaat kamyonlarının başka tür kamyona dönüştürülmesi mümkün olmakla birlikte hem maliyet hem de teknik açıdan makul olmadığı belirtilmiştir.

Pazarda faaliyet gösteren oyuncuların görüşlerini de göz önünde bulunduran Rekabet Kurulu, beton pompası montajına uygun kamyonların, mali ve teknik sebeplerle ayrı bir ürün gamını oluşturduğunu belirtmiştir. Bu çerçevede ilgili ürün pazarı da Rekabet Kurulu tarafından “beton pompası montajı yapılan kamyon pazarı” olarak tanımlanmıştır. İlaveten, söz konusu davranışlardan etkilenen pazarın da “beton pompası üretimi ve satışı pazarı” olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin İlgili Ürün Pazarındaki Konumu

Hâkim durumun kötüye kullanılmasına ilişkin yapılan incelemelerde, şirketin ilgili pazarda (i) hâkim durumda olması ve (ii) bu hâkim durumunu kötüye kullanması unsurlarından birinin olmadığı kanıtlandığında diğerine ilişkin bir inceleme yapılmasına gerek kalmamaktadır. Nitekim, mevcut soruşturmada da Rekabet Kurulu Mercedes’in davranışları kötüye kullanma teşkil etmediğinden kesin bir hâkim durum tespitinde bulunmazken Mercedes’in pazardaki yerine ilişkin ise oldukça önemli saptamalar gerçekleştirmiştir.

Mercedes’in hâkim durumda olup olmadığının değerlendirilmesi kapsamında, ilgili pazardaki oyuncuların pazar payları, beton pompası kamyonlarının satış rakamları dikkate alınarak hesaplanmıştır. Buna göre, 2014-2016 yılları arasında beton pompası kamyonu satan başlıca firmalar Mercedes, Scania ve Man olarak sıralanırken 2017 yılında Ford’un pazara girdiği ve beton pompası satışı gerçekleştirdiği ifade edilmiştir. Ayrıca bu şirketler arasında satış adedine göre istikrarlı şekilde pazar payı en büyük olan şirketin Mercedes olduğu ve en yakın rakibi ile arasında yüksek bir fark bulunduğu tespit edilmiştir.

Bu çerçevede, (i) Mercedes’in pazarda sahip olduğu payların yıllar itibarıyla istikrarlı bir şekilde yüksek olması, (ii) pazarda Mercedes üzerinde rekabetçi baskı yaratacak şekilde pazara yeni girişlerin ya da büyümenin kısa dönemde muhtemel olmaması ve (iii) Mercedes’in fiyatlandırma ve satış politikalarını değiştirebilecek alıcı gücünün olmaması gerekçe gösterilerek, Mercedes’in 2013-2016 döneminde ilgili pazarda hâkim durumda olduğu yönünde güçlü göstergelerin olduğu belirtilmiştir.

Uygulanan İndirim Sistemleri Rekabet Kuralları Bakımından İncelendi

Soruşturma kapsamında ayrıca Mercedes’in uyguladığı indirim sistemleri vasıtasıyla hâkim durumunu kötüye kullanarak rekabet kurallarını ihlal ettiği iddiası inceleme konusu yapılmıştır.

Mercedes’in indirim sistemleri çerçevesinde, beton pompası firmaları bir yıllık alım öngörüsünde bulunmakta, bu miktar ise üst yapı üreticisi ile müşterinin alacağı kamyonların toplam sayısını yansıtmaktadır. Bu şekilde hem beton pompası firması hem de beton pompası firmasının müşterileri, bu miktar göz önünde bulundurularak ilgili firmaya tanınan orana göre indirim kazanmaktadır.

Rekabet Kurulu, indirim sistemlerini değerlendirirken, ilk olarak, Mercedes’in kamyonlarının müşteriler nezdinde fiyat, yedek parça, ikinci el değeri gibi hususlarda avantajlı olduğu ve indirim sistemlerinin esasen tüketici refahını artırdığı tespitinde bulundu. İndirim sistemleri aracılığıyla ayrımcılık yapıldığı iddiaları bakımından ise, Mercedes’in ayrımcı uygulamada bulunduğu iddia edilen şirketlerin rakip oldukları, bununla birlikte söz konusu şirketlerin alım miktarlarının farklı olması nedeniyle Mercedes tarafından eşit ticari işlemlere farklı fiyat uygulanmasının söz konusu olmadığı ifade edildi. Mercedes’in uyguladığı indirim sistemleri vasıtasıyla, mikser kamyonları pazarındaki rekabette de kendisini avantajlı konuma geçirme amacının olup olmadığının değerlendirilmesi kapsamında, kullanıcıların, aynı markanın tercih edilmesi sayesinde doğan avantajlar dolayısıyla bu yönde bir eğilimleri olduğu ve indirim sistemlerinin mikser kamyonu alımları ile doğrudan bağlantılı olmadığı sonucuna varıldı.

Sonuç

Rekabet Kurulu söz konusu kararında indirim sistemlerinin etkilerini net bir şekilde görebilmek adına ilgili ürün pazarını dar bir şekilde tanımlayarak beton pompası montajı yapılan kamyon pazarı şeklinde belirledi. Gerçekleştirdiği incelemenin akabinde ise (i) Mercedes’in indirim sistemi yoluyla beton pompası montajına uygun kamyon satışı yapan rakiplerini pazardan dışlamak, (ii) beton pompası üreticileri ve satıcıları arasında ayrımcılık yapmak ve (iii) beton mikseri kamyonu satışlarında rekabet karşıtı avantaj sağlamak suretiyle hâkim durumun kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığına ve Mercedes’e idari para cezası uygulanmasına yer olmadığına karar verdi.

Bu karar, şirketlerin uygulamaları kapsamında belirlediği indirimlerin ve alınan ticari kararların her zaman rekabet kuralları bakımından inceleme konusu yapılabileceğini göstermektedir. Ayrıca şirketlere, rekabet hukukuna uyumun tüm şirket faaliyetleri çerçevesinde önem arz ettiğini bir kez daha hatırlatmaktadır.

(1) Rekabet Kurulu’nun 27.08.2018 tarihli ve 18-29/498- 239 sayılı kararı.