Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Anonim şirketlerde genel kurulun iptali – Av. Duygu TURGUT

Anonim şirketlerin zorunlu organı olan genel kurulda 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) veya şirket ana sözleşmesinde öngörülen nisaplar uyarınca alınan kararlar TTK hükümleri de göz önünde bulundurulduğunda genel kurula toplantısında hazır bulunan, bulunmayan veya hazır bulunsa dahi genel kurulda karşı oy kullanmış ve bu hususu tutanağa geçirmiş pay sahiplerini ve şirketi bağlayıcıdır. Buna karşın TTK altında, çoğunluk pay sahiplerinin şirket üzerindeki idari haklarının, sadece ana sözleşmede veya kanunda öngörülen karar nisaplarına ulaşıp azınlık pay sahiplerini de bağlayacak şekilde karar alarak, azınlık pay sahiplerinin haklarını etkisiz bırakacak şekilde kullanılmasının önüne geçilmesi amacıyla genel kurulun iptali gibi bir takım tedbir ve mekanizmalar düzenlenmiştir.

Pay sahiplerinin, şirket yönetim kurulunun veya kararın icrası esnasında kişisel sorumluluğunun doğacağı gerekçesine dayanarak her bir yönetim kurulu üyesinin genel kurul toplantısında alınmış bir kararın iptalini, karar tarihinden itibaren üç aylık hak düşürücü süre ile sınırlı olmak üzere isteme hakkı bulunmaktadır. Bu hakkın dayanağı TTK’dır ve şirket esas sözleşmesinde düzenlenen bir hüküm veya alınacak yeni bir genel kurul kararı ile sınırlandırılamaz niteliktedir. Dahası, genel kurulun iptalini isteme hakkına, iptali talep eden pay sahibi taahhüt ettiği sermaye tutarını ödememiş olsa dahi halel gelmeyecektir.

Pay sahiplerinin genel kurul kararının iptalini isteme hakkı, iptale dayanak hususlarda farklılık arz etmesi sebebiyle iki alt başlık halinde incelenmelidir.

1. İptali talep edilen genel kurul toplantısında hazır bulunan pay sahipleri:

Genel kurul toplantısında hazır bulunan pay sahiplerinin genel kurul kararının iptalini talep edebilmeleri için karara karşı oy kullanmış olmaları ve toplantı tutanağına muhalefet şerhi düşmeleri şartı aranır. Bir diğer deyişle, sadece toplantıya katılmak, pay sahibine genel kurulun iptalini talep etme hakkı vermemektedir. Muhalefet edilen genel kurul kararının iptal edilebilmesi için, kararda muhalefet edilen hususun bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla temel olarak kanunda belirtilen kanun, şirket esas sözleşmesi veya dürüstlük kuralına aykırılık unsurlarından birini taşıması gerekmektedir. Tüm bu koşulların gerçekleşmesi halinde, pay sahibi üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde genel kurul kararının iptali davası açabilir.

2. Her ihtimalde tüm pay sahipleri:

TTK uyarınca, her pay sahibi toplantıda hazır bulunsun ya da bulunmasın, olumsuz oy kullansın veya kullanmasın (i) çağrının usulüne uygun yapılmadığını, (ii) gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, (iii) genel kurulda yetkisiz kişi veya temsilcilerin toplantıya katılıp oy kullandıklarını ileri sürerek veya (iv) genel kurulda oy kullanılmasına haksız şekilde izin verilmediği gerekçesine dayanarak ve bu ihlallerin genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu belirtmek sureti ile iptal davası açabilir.

(i) Çağrının usulüne uygun şekilde yapılmadığı gerekçesiyle genel kurulun iptali davası açılabilmesi için, geçerli ancak usulüne uygun olmayan bir çağrı yapılmış olması gerekir. Bir diğer deyişle, çağrının yönetim kurulu tarafından tüm pay sahiplerine, toplantı yer ve zamanı belirtilerek yapılması gibi çağrının kurucu unsurların tam olması gerekmektedir. Aksi halde, çağrı yok hükmünde sayılacağı gibi çağrı yapılması gerektiği halde yapılmayan bir genel kurul toplantısı da kurucu unsurlardaki eksiklikten yok hükmünde kabul edilecektir.

Pay sahipleri, usulsüzlük iddialarını iyi niyet kuralları çerçevesinde ileri sürmelidir. Örneğin pay sahiplerinin tümünün katıldığı bir toplantıda olumlu oy kullanan bir pay sahibi, genel kurul çağrısının usulsüz yapıldığından bahisle kararın iptalini talep edemez, zira burada genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu öne sürebileceği bir husus yoktur dolayısıyla bu yönde bir talep hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilir.

(ii) Genel kurul çağrısında, pay sahiplerine müzakere edilecek hususların sıralandığı bir toplantı gündemi bildirilmelidir. Gündem usulüne uygun veya hiç ilan edilmemiş olsa dahi, bu şekilde alınan bir genel kurul kararı, kararın iptalini talep etmeye yetkili kişiler tarafından iptal edilmedikçe geçerli olacaktır. Gündemin usulüne uygun veya hiç ilan edilmemiş olması sebebiyle iptal talebinde değerlendirilecek husus, eksik veya ilan edilmeyen gündem sebebiyle toplantıya katılmamış pay sahiplerinin, toplantıya katılmış olsalardı sahip oldukları oy hakları ile kararın farklı şekilde alınmasını sağlayıp sağlayamayacaklarıdır. Diğer bir deyişle, ancak gündeme vakıf olsalar idi, toplantıya katılıp karara etki edebilecek derecede oy hakkına sahip pay sahipleri genel kurulun iptalini talep etmelidir. Bu durum iyi niyet kuralları ile de örtüşmektedir.

(iii) Şirketin payları üzerinde genel kurulda oy kullanma hakkı vermeyen ve sadece mülkiyete ilişkin olan rehin veya hapis hakkı gibi hakların sahiplerinin genel kurulda oy kullanması, yetkisiz oy kullanmadır. Bu gibi hallerde, tüm pay sahipleri olumlu veya olumsuz oy kullanıp kullanmadıklarına bakılmaksızın genel kurulun iptalini talep edebilirler.

(iv) Pay sahiplerinin veya pay üzerinde sahip oldukları haklar sebebiyle oy kullanma hakkı olan üçüncü kişilerin, herhangi bir haksız müdahale ile oy hakkının icrasının engellenmesi, bu şekilde alınan genel kurul kararının iptali sebebidir.

Açıklandığı üzere de genel kurul kararlarının iptalinde göz önünde bulundurulan en önemli husus etki kuralıdır(1). Yargıtay’ın da paylaştığı görüş doğrultusunda, anonim şirketlerde, sadece bilgi alma hakkının ihlali sebebiyle bir genel kurul kararının iptali uygun bulunmamakta, iptal için ayrıca bilgi vermeme ile alınan karar arasında illiyet bağının bulunması aranmaktadır. Bu şekilde şirket yönetiminde azınlık konumunda bulunan pay sahiplerinin şirketin idari işleyişini kötü niyetle etkilemesinin önüne geçildiği gibi, şirket kontrolünü elinde bulunduran pay sahiplerinin, azınlık pay sahiplerinin haklarını gasp etmesinin de önüne geçilmektedir.

(1)Etki kuralı, bir genel kurul kararının iptal edilebilmesi için, aykırılık ile dava konusu karar arasında illiyet bağının aranmasıdır.