Otomotiv Endüstrisindeki Global Gelişmeler – Osman POLAT
Rekabet hukuku kuralları özellikle otomotiv endüstrisinde yoğun etki göstermektedir. Her ne kadar Türkiye’de sıklıkla yeni gelişmelerin yaşanmadığı düşünülse de aslında global olarak yeni uygulamalar ve kararlar otomotiv endüstrisinin gün be gün yeni rekabet hukuku dinamikleri ile karşı karşıya olduğunu ve bu endüstrinin rekabet hukuku ve kuralları bakımından her daim yeni başlıklar ile tartışılmaya devam edileceğinin işaretini veriyor. Bu yazımızda sizlere otomotiv endüstrisinin global arenada rekabet hukukuna konu olduğu gelişmeleri kısaca özetlemeyi hedefliyoruz.
İlk güncel gelişme Türkiye’den: Motorlu Araçlarda İklimlendirme Sistemlerinden Çıkan Emisyonlarla İlgili Tip Onayı Yönetmeliği’nde değişiklik yapılmasına ilişkin yönetmelik 9 Haziran 2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Söz konusu değişikliğe göre, 31 Aralık 2016 tarihinden itibaren 150’nin üzerinde küresel ısıtma potansiyeline sahip florlu sera gazı içerecek şekilde tasarlanmış iklimlendirme sistemleri ile donatılmış olan ve ilk defa tip onayı alacak bir araç tipine AT tip onayı veya ulusal tip onayı verilmeyecek.
31 Aralık 2017’den itibaren ise 150’nin üzerinde küresel ısıtma potansiyeline sahip florlu sera gazı içerecek şekilde tasarlanmış iklimlendirme sistemleri ile teçhiz edilmiş tip onayı mevcut yeni araçların, tip onayları geçerliliğini yitirecek ve uygunluk belgeleri geçersiz kabul edilecek.
Tip onayları 31 Aralık 2017’den itibaren geçerliliğini kaybeden ve uygunluk belgesi tarihi, bu tarih öncesi olan:
- tam araçların 31 Aralık 2017’den itibaren 12 ay içerisinde satılması ve tescil edilmesi,
- tamamlanmamış araçların ise söz konusu tarihten itibaren 18 ay içerisinde satılması ve temel aracın tip onayı tarihinde geçerli olan hükümleri çerçevesinde tamamlanarak bu süre içerisinde tescil edilmesi gerekiyor.
Bu düzenleme ile özellikle şartların yerine getirilmesindeki performansa göre araç üreticilerinin arasındaki rekabetin şekilleneceğini söyleyebiliriz. Her ne kadar araç üreticilerinin uymak zorunda olduğu hukuki şartlar arasında yukarıda paylaştığımız yeni tip onayı uygulamasının görece daha az etkisi olabileceği düşünülse de şirketler bakımından getirilen her bir yükümlülük pazardaki rekabete etki etmektedir.
Fiat Chrsyler ve General Motors birleşmesi: Reuters’ın haberine göre, Fiat Chrsyler Automobiles Başkanı John ELKANN, şirket CEO’su Sergio MARCHIONNE’nin General Motors CEO’su Marry BARRA’ya şirketlerinin birleşmesine yönelik olarak Mart ayında e-posta gönderdiğini doğruladı.
BARRA, söz konusu birleşme fikriyle fazla ilgilenmediğini; ayrıca bu e-postanın MARCHIONNE ile ilk iletişimleri olmadığını belirtti. Marchionne’nin e-postasının, General Motors ve Fiat Chrysler birleşmesi ile milyarlarca ABD Doları maliyet avantajı sağlanacağını ve bir otomotiv devi oluşturacaklarını belirttiği kayıtlara geçti.
Bu husus özellikle rekabet hukuku bakımından dikkate değer. Rekabet otoriteleri tam da MARCHIONNE’nin belirttiği gibi bir devin doğmasını engellemek için belirli mali eşiklerin üzerindeki şirketlerin birleşme ve devralmalarını incelemeye alıp, söz konusu birleşme ya da devralma pazardaki rekabeti kısıtlayıcı bir etki doğuracak ise bu işleme izin vermeme, ya da koşullu olarak izin verme gibi kararlar alabiliyor.
Çeşitli medya kaynakları, MARCHIONNE ve Fiat’ın General Motors’a karşı özel bir ilgi gösterdiğini belirtiyor. Buna karşılık, Dünya’nın 7. büyük otomobil ithalatçısı olan Fiat Chrysler’in, kendine birleşecek bir şirket bulmak konusunda olumlu adımlar atamadığı söylenebilecektir. MARCHIONNE, dünya çapında otomotiv sektöründeki aktörlerin sayısının azaltılması için yaptığı çağrıları tekrarlamaya devam ediyor.
Avrupa Komisyonu Devralma İncelemeleri: Otomobil iç parçalarının (iç düzen parçaları, aydınlatma ve kapı sistemleri) üretim ve satış faaliyetleri yürütmekte olan Grupo Antolin, yine otomobil iç sistem ve ürünlerinin üreticisi olarak faaliyet gösteren Magna Interiors’un bazı iş bölümlerini devralınmasına yönelik girişimlerde bulunduğunu 16 Nisan 2015 tarihinde duyurmuştu.
Bunu takiben, söz konusu devralma işleminin rekabet hukuku bakımından incelenmesi için Avrupa Komisyonu’na 30 Haziran tarihinde başvuruldu. Her iki şirketin de Dünya’nın birçok bölgesinde ve Avrupa’nın tamamına yakınında iştirak ve faaliyetleri söz konusudur.
Bir diğer devralma incelemesi China National Tire & Rubber Co, (“CNRC”) ve Pirelli birleşmesi ile alakalı Avrupa Komisyonu incelemesidir. Birkaç adımdan oluşan birleşme işlemine göre, CNRC ilk olarak Camfin S.p.A’ya ait %26,193’lük Pirelli’de bulunan hisseyi satın alacak ve bunu takiben Pirelli’ye ait kalan hisseleri devralmak için zorunlu olarak çağrıda bulanacak. Bu aşamalarla hisselerin devralma işlemenin tamamlanmasıyla, CNRC, Pirelli şirketi üzerinde tek hakim olacaktır.
Her iki inceleme de Komisyon’un vereceği kararlar ile otomotiv endüstrisindeki ekonomik etkinliğin artırılması hedefleniyor. Eğer incelemeler sonucu rekabeti kısıtlayıcı etki doğuracak bir işlem yapıldığı yönünde karara varılır ise işlemlerin gerçekleşmesine izin verilmeyecek.