Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Kasko Sigortası Şartlarında Değişiklik

17. yüzyılda tetiklenerek doğan, kendi gücüyle hareket eden bir vasıta  düşüncesi, günümüzde yerini adeta olmazsa olmaz bir gereksinime, bazen  bir tutkuya, bazen de trafikte ‘of keşke ışınlanma olsaydı’ dileklerine bırakmış durumda. İstatistiki verilere göre Türkiye’de araç sayısı son 10 yılda yüzde 90 civarında arttığı gibi ayrıca aracı olan herkesin kaskosu da bulunacağından, şu sözler araç kullanıcılarının hepsini ilgilendirecek olmalı:  Kasko Sigortası Genel Şartları değişti!

Ocak ayındaki Sektör Duyurusu ile  açıklanan ve Nisan’da yürürlüğe  giren yeni kurallar, sınırlarının  çizildiği kasko seçeneklerinden revize  edilecek sözleşmelere, yedek parça  kullanımından tamirhane seçeneğine  kadar rekabet kurallarıyla da paralel  şekilde çok şeyi değiştiriyor. Ben sizler  için değişikliklerden birkaçını ele aldım,  detaylara Türkiye Sigortalar Birliği’nden  ulaşabilirsiniz.

Sigortalıya seçim alternatifleri

Belit POLAT
Belit POLAT

Artık sigortacıların sunabileceği kasko  çeşitlerinin sayısı sınırlandı ve tüketiciye  seçme özgürlüğü tanındı. Mesela ‘Ben  arabama gözüm gibi bakarım, çarpmam  etmem, kaskoya gerek yok’ diyorsanız size  en uygunu mini hasar ödemelerini içeren  dar kasko olacaktır. Yok, eğer sık sık trafiğe  çıkarak hasarla karşılaşıp böyle şeyler de  hep bizi bulur diye düşünenlerdenseniz,  başka seçenekleriniz de mevcut. Bu  şekilde, aracın yanması, çalınması ve  doğal afet gibi tüm riskleri kapsayacak  şekilde ek sözleşmeler yaparak teminatınızı  genişletmeniz mümkün.

Bir seçim alternatifi de yedek parça  tercihinde

Her ne kadar değişen Avrupa Birliği  kurallarıyla birlikte bizde de motorlu  taşıtlara ilişkin tebliğ ve sözleşmeler yeni  kurallarla uyumlaştırılacaksa da, 2005/4  sayılı Motorlu Taşıtlar Grup Muafiyeti  Tebliği mevcut haliyle geçerli. Buna göre  de sağlayıcılar, yani araç ve yedek parça  üreticileri, garanti kapsamı hariç olmak  üzere orijinal yedek parça kullanımını  zorunlu tutamamakta. Çünkü aksi bir  ihtimalde, tüketici tercihleri kısıtlanıp yedek  parça sanayinin gelişiminin etkileneceğini  belirten Rekabet Kurumu’ndan kaçabilmek  pek mümkün değil. Kasko Sigortası  Genel Şartları’na bakıldığında da, artık  ustalara ‘aman ha, orijinal olsun’ deme  ihtiyacını hissetmemize gerek kalmadığını  görüyoruz. Çünkü Tebliğ’e benzer şekilde,  aracın onarımında orijinal/eş değer yedek  parça kullanılıp kullanılamayacağı kararı  artık tüketiciye bırakılıyor. Böylelikle, poliçe  düzenlenirken tercihlerini açıkça belirtme  imkânı da tanınıyor.

Bitmedi! Tamirhaneyi de seçebiliriz

Aracın onarımının nerede yapılacağı da  ayrı bir gündem konusu. Daha doğrusu  “konusuydu”. Şimdi ise onarımın hangi  tamirhanede yapılacağını da tüketici  belirleyebiliyor. Yeni düzenleme,  tüketiciye orijinal yedek parça kullanımı ve  onarımların yetkili servislerde yapılması  yönünde teşvik yapılamayacağını söylüyor.

Diğer Yenilikler


ÖNERİ VE HATIRLATMALAR

Genel Şartlar ile birlikte getirilen diğer  yenilikleri de sıralarsak; (i) tazminatın  hesabında rizikonun gerçekleşmesi  anındaki aracın rayiç değeri esas alınacak,  poliçede sigorta değeri yazmayacak (ii)  Sigortacının tazminat ödeme borcu her  halde ihbardan itibaren 45 gün sonra  muaccel olacak (iv) Genel şartlara aykırı ve  sigortalı aleyhine özel şart konulamayacak.

Kasko tercihiniz ve kapsamındaki  teminatlar bakımından, özellikle orijinal  veya eşdeğer yedek parça kullanımına  bağlı olarak fiyatlarda ve dolayısıyla  prim ödemelerinde önceki döneme göre  farklılıklar olabilecektir.

Tüketici tercihine bırakılan düzenlemeler  bakımından, poliçede belirleme  bulunmuyorsa dahi yine sigortalının tercih  ettiği yöntem ve parçaların esas alınacağı  unutmamalı.

Bu değişiklikler, sigorta şirketleri ile  araç üreticileri arasındaki anlaşma ve  protokolleri de doğrudan etkileyecek.  Dolayısıyla tüm bu anlaşma, protokol ve  poliçelerin hem Genel Şartlar’a hem de  2005/4 sayılı Tebliğ ile öngörülen kurallara  uygun şekilde revize edilmesi gerekiyor.