Kredi Kayıt Bürosu – Koray Kaya Röportajı
Kredi Kayıt Bürosu ve faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bankalar arası bilgi paylaşımını sağlayan ve bilgiyi doğru analiz eden sistemlerin geliştirilmesi tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz için de oldukça kritik. Sektörün önde gelen dokuz bankasının ortaklığıyla 1995 yılında kurulan Kredi Kayıt Bürosu(KKB) da işte tam bu kritik alanda önemli bir rol üstlenerek, bankalar, leasing, faktoring, tüketici finansman şirketlerinin yanı sıra reel sektöre risk yönetimini doğru yapmaları için ihtiyaç duydukları hizmetleri sunuyor. KKB olarak farklı sektörlerden almış olduğumuz kişi ve kurumların finansal davranış bilgilerini akılcı ve istatistiki verilerle işleyip kişi ve kurumların riski doğru yönetebilmeleri için ürün ve hizmetler sunuyoruz.
Dünya ve Türkiye konjonktürü hakkında görüşlerinizi öğrenebilir miyiz? 2017 yılında Türkiye ekonomisini neler şekillendiriyor?
Ülkemiz açısından baktığımızda jeopolitik riskler açısından son derece kritik bir dönemden geçiyoruz. 2008 global krizi başladığından beri ülke ekonomisine iç etkenlerden çok dış etkenler etki ediyor diyebiliriz. Ülke genelinde seçim ve referandum süreçlerinin de tamamlanmış olduğunu göz önüne alırsak benzer durumun 2017 yılı içerisinde de devam edeceğini söyleyebiliriz. Yani ekonomik gelişmeler açısından genelde dış kaynaklı faktörlerin ağırlıklı bir şekilde yön vereceği bir yıl olacaktır diyebiliriz.
Risk değerlendirmesi neden önemlidir? Risk değerlendirmesi araç kiralama kuruluşları için neden önem taşır?
Sürekli büyüme ve gelişmenin hedeflendiği ticari hayatta, olası kayıpların önüne geçmek için önlemler üretmek, yapılacaklar listesinde şüphesiz ilk sıralarda yer almalıdır. Bu bağlamda risk yönetimi, sürdürülebilirliğin sağlanması ve karlılığın artırılması açısından ticari süreçlerin temel taşı olarak görülmelidir. Ülkemizde araç kiralama sektörü dikkat çekici oranda büyüme kaydetmektedir. Bu hızlı büyüme gerçekleşirken aynı zamanda sektörel riskler de artmakta, sektör oyuncularının bu hıza risk yönetimi anlamında da aynı dinamiklikle cevap vermesi önemli hale gelmektedir. Araç kiralama kuruluşları açısından bakıldığında ticari kayıpları en aza indirgemek adına sektör temsilcilerinin risk yönetimi için güç birliği oluşturmaları ve karar sistemlerinde bilgiyi ön plana alan uzman değerlendirme sistemlerine geçmeleri önem arz ediyor. Sektörün bu açıdan KKB’nin sunduğu hizmetlerden büyük oranda yararlandığını ve fayda sağladığını memnuniyetle görüyoruz.
KKB & TOKKDER işbirliği ile hayata geçirilmiş olan KKB Reel Sektör Kredi Değerlendirme Sistemi’nden bahseder misiniz? Bu sistemin sağladığı faydalar hakkında bilgi verebilir misiniz?
TOKKDER ve KKB’nin ortak çalışmasıyla 2015 yılında faaliyete geçen risk değerlendirme sistemi, doğru müşteriye doğru aracın kiralanması için geliştirilmiş uzman bir karar destek sistemidir. Findeks’ten sağlanan Kredi Notu ve Risk Raporu, (kişinin finans sektöründeki limit, risk, ödeme performansı, gecikme ve yasal takip bilgilerini içeren rapor) kurulan sistemin otomatik karar ağacından geçer ve rapor içeriği doğrultusunda müşteriye araç tahsisi yapılıp yapılmayacağı, yapılacaksa hangi segment araç olacağı yönünde öneri bir karar sunulur. Bu gibi karar destek sistemleri önceden belirlenen strateji doğrultusunda kararlar önerdiğinden, kiralama süreçlerinde sübjektif kararlar oluşmasının önüne geçer, risk raporları içinde yer alan detaylı bilgi içeriğinin uzun uzun incelenip manuel bir karar verme ve operasyon sürecinden kurumları kurtarır.
Daha rasyonel ve objektif karar üretilmesine destek olan bu sistem sayesinde aynı zamanda çok sayıda farklı noktadan yapılan kiralama operasyonu kararlarının merkezileştirilmesine olanak sağlanır. Her sektör ve tüm süreçlerde bu tür otomasyon sistemleri geliştirilmesi artık çağımızın vazgeçilmez gerekliliği haline gelmektedir.
Üzerinde çalıştığınız yeni projeler var mı? Bunlar hakkında bilgi alabilir miyiz?
Finans sektöründe olduğu gibi reel sektör ve bireylere yönelik finansal ürün ve hizmetlerin dijital ortamda güvenli ve hızlı bir şekilde sürdürülebilmesi için Kredi Kayıt Bürosu olarak oldukça önemli adımlar atıyoruz. Bu zamana kadar reel sektörün alacak riski yönetimi yeteneğini geliştirmek ve güvenli ticaret ortamını sağlanmak adına farklı ürün ve hizmetler hayata geçirdik. Bunlardan biri de 1 Ocak 2017 itibarıyla kullanımı zorunlu hale gelen ve ticarette gerekli olan şeffaflık ortamını sunan Karekodlu Çek.
Giderek artan karşılıksız çek mağdurları için önemli bir savunma mekanizması olan Karekodlu Çek sayesinde kişiler ellerindeki çeke ilişkin banka, şube ve hesap bilgilerinin yanı sıra keşideciye ilişkin bilgilere saniyeler içinde ulaşarak finansal kararlarını somut verilere dayandırabiliyor. Bunun yanı sıra ödemelerini düzenli olarak gerçekleştirenler de ilk defa alışveriş yapacakları kimselere kendilerini kolaylıkla tanıtabiliyor ve ödeme geçmişini Karekodlu Çek ile sunarak güven ortamı oluşturabiliyor. Yani Karekodlu Çek, alacaklı için bir güven göstergesi niteliği taşırken keşideci için de bir itibar göstergesi haline geliyor. Tüm bunlar için tek yapılması gereken şey ise çek üzerindeki karekodu Findeks Mobil Uygulaması’na okutmak.
KKB olarak finans ve bilişim dünyasına yepyeni bir soluk katan, Ankara’da, 43 bin metre kare toplam alan üzerinde faaliyete geçen KKB Anadolu Veri Merkezi projesine sahip olmanın gururunu yaşıyoruz. Alanında Türkiye’de tek olan KKB Anadolu Veri Merkezi’nde “Milli Finans Bulutu” oluşturmayı hedefliyoruz. Yaşadığımız dijital çağda insanlar sadece birbiri ile etkileşim halinde değil ve artık nesnelerin internetinden bahsedebiliyoruz.
Günümüzde sermaye kadar önemli olan bir diğer konu da veri oldu. İşte bu büyük verinin korunması, saklanması ve depolanmasının son derece değerli bir hazine olduğu bilinci ile KKB olarak 2016 Aralık ayında KKB Anadolu Veri Merkezi’ni hizmete sunduk. Veri Merkezimizde tutulan verileri en yüksek güvenlik standartlarında ve denetlenebilir şekilde saklıyoruz.
Kredi Kayıt Bürosu’nun sahip olduğu bilgi birikimi ve teknoloji alt yapısının risk değerlendirme ve bilgi paylaşımı alanında sektörün kullanımına sunulması noktasında işbirliğini bir adım ileri taşımak üzere sektör temsilcileri ile görüşmelerimiz olumlu bir şekilde devam ediyor. Öyle tahmin ediyorum ki bu konuda da önümüzdeki günlerde sektöre ışık tutacak, belki de dünyada ilk olacak farklı projelere imza atacağız.