Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Hukuki boyutuyla birleşme ve devralmalar – Av. Duygu Turgut

Öncelikle birleşme ve devralma denildiğinde bununla ne kast edildiği sorusu akıllara gelmektedir. Bu yazımızda birleşme ve devralma işlemini bir tüzel kişiliğin hisselerinin tamamının veya bir kısmının devralınması anlamına gelecek şekilde tanımlayıp açıklayacağız. Ticaretin giderek daha da globalleşmesi, teknik alandaki gelişmeler, haberleşme alanındaki yenilikler, bilgiye erişimin kolaylaşması ve benzeri hususlar sermaye yatırımlarının artmasına ve dolayısıyla da birleşme ve devralmaların gün geçtikçe fazlalaşmasına yol açmaktadır. Birleşme ve devralmalara ilişkin yeknesak bir düzenleme hukukumuzda mevcut değildir ve bu işlemlere uygulanacak hukuku incelerken geniş bir yelpazeyi ele almamız gerekmektedir. Dolayısıyla birleşme ve devralmalara ilişkin tespitlerde bulunurken her zaman büyük resmi görmek ve bu alanı sadece ticaret hukuku kapsamında değerlendirmemek gerekmektedir. Nitekim sözleşme serbestisi ve temel borçlar hukuku kuralları, birleşme ve devralma işlemlerinin temelinde yer almaktadır.

Daha fazla

Filo kiralama risk yönetimi – Hakan Pekiner

Sermaye piyasalarındaki genişleme ve artan globalizasyon günümüzde bütün sektörleri ekonomik kırılganlıklara daha açık hale getirmiştir. En son 2008 yılında yaşanan geniş çaplı ekonomik kriz, belirsizliklerin sadece para piyasaları ile sınırlı kalmayıp reel ekonominin bütün aktörleri üzerinde etkili olabileceğini göstermiştir. Dolayısıyla, reel ekonominin kur, faiz ve kredi kalitesindeki dalgalanmaların dışında kalmaları artık olası değildir.

Daha fazla

Finansal yardım yasağı – Av. Duygu Turgut

Sirketlerin kendi paylarını iktisap etmesi Türk Ticaret Kanunu (Kanun) uyarınca ancak belli koşullara bağlı olup, sermayenin onda birini geçmeyecek şekilde mümkün kılınmıştır (TTK m. 379). Bu hususla bağlantılı olarak, Kanun’un 380. maddesinde şirketlerin herhangi bir üçüncü kişiye kendi paylarının satın alınması için avans, ödünç veya teminat vermeleri de yasaklanmış olup bu yasak literatürde “finansal yardım yasağı” olarak nitelendirilmektedir. Bu madde ile şirket hisse devirlerinde uygulamada sıklıkla kullanılan şirketin malvarlığından yararlanma, kaldıraçlı devralma (leveraged buy-out) işlemlerinin de geçerliliği etkilendiğinden, yatırımcılar açısından finansal yardım yasağı oldukça önem arz etmektedir. Bu makalemizde söz konusu yasağın kapsamı ve yaptırımlarını inceleyeceğiz.

Daha fazla

Top