Your browser (Internet Explorer 7 or lower) is out of date. It has known security flaws and may not display all features of this and other websites. Learn how to update your browser.

X

Dünyayı Korumayı İş Yapış Şekli Olarak Benimseyen Şirketler Rekabette Farklılaşacak – İnan EKİCİ

Yıl sonuna doğru yaklaştığımız bu günlerde, pandeminin etkileri hala devam ediyor. Geçen senenin tecrübesiyle artık bitecek de diyemiyoruz. Sanayi üretimi açısından baktığımızda pandeminin sebep olduğu en önemli sorunların başında tedarik zincirinde yaşanan aksamalar geliyor. Küreselleşmenin bir uzantısı olarak, sanayi kuruluşları üretim yapmak için ihtiyaç duydukları malzeme, parça ve maddeleri dünyanın farklı coğrafyalarından tedarik ediyor. Küresel tedarik zincirinde pandemi kaynaklı yaşanan bozulma, otomotiv sanayi de dahil birçok sanayiyi olumsuz etkiliyor. Özellikle otomotiv üretiminde yaşanan yarı iletken tedariki kaynaklı araç arzı sorunu, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de araç kiralama sektörünün performansını etkiliyor.

Operasyonel araç kiralama sektörünün 2021 seyrine dair bir değerlendirme yapmak gerekirse; 2021 yılının ilk yarısında 8,7 milyar TL yatırım yaparak 33 bin aracı filosuna dahil eden sektörün, 2021 yılı toplamında yaklaşık 20 milyar TL yatırım yaparak, 77.500 adet civarında aracı filosuna dahil edebileceğini düşünüyorum. Elbette pandeminin seyri, araç tedariki, kredi faiz oranları ve araç maliyetleri sektörün yatırım ve araç alım performansında belirleyici rol oynayacaktır.

Operasyonel araç kiralama sektörü açısından, daralan toplam araç parkını yeniden eski seviyelerine getirmek için hafif ticari araç kiralama potansiyeli büyük bir fırsat yaratıyor. Rakamlarla konuşmak gerekirse, operasyonel kiralama sektörünün filosundaki hafif ticari araçların payı 2018 yılı sonunda yüzde 2,9 seviyesindeyken, 2021 yılının ilk yarısı sonunda yüzde 4,6 seviyesine yükseldi. Türkiye’de özellikle pandemi döneminden en çok etkilenen KOBİ’lerde ticaretin yeniden hareketlenmesiyle hafif ticari araca olan ilginin artacağına inanıyorum. KOBİ’ler açısından kaynakları verimli kullanmak büyük önem taşıyor. Bu çerçevede kaynaklarını verimli kullanmak isteyen küçük ve orta ölçekli işletmeler, işleri için ihtiyaç duydukları araçları, operasyonel kiralama yöntemiyle edinebiliyor. Bu sayede öz kaynaklarını ve kredi limitlerini ana işlerini geliştirmek için kullanabiliyorlar. Bu gelişmeler ışığında, hafif ticari araçlar operasyonel araç kiralama sektörünün gelişiminde önemli rol oynayacak ve sektörün filosundaki payı uzun vadede yüzde 25’lere kadar çıkacaktır.

Kısa dönem araç kiralama sektörü özelinde 2021 yılını değerlendirdiğimizde ise, 2020 yılında uzun kapanma dönemleri nedeniyle 2019’a göre yüzde 50 küçülen sektörümüzde, yaz aylarına denk gelen bayram hareketliliğinin de etkisiyle 2020 yılına göre yüzde 45-50 seviyesinde büyüme söz konusu olduğunu görüyoruz. Buna rağmen sektör halen 2019 yılının yüzde 20 gerisinde. Şayet salgında ciddi bir yeni dalga tehlikesi olmaz ve nüfusun büyük bir bölümü hızla aşılanırsa, bu yaz yakalanan hareketlilik önümüzdeki dönemde de devam edebilir.

Bir buçuk yıl önce başlayan Covid-19 salgınının tetiklediği en önemli akımlardan bir tanesi karavan turizmi oldu. Güvenli ve izole tatil ihtiyacın doğması ile birlikte karavan turizmine ilgi arttı. Bununla birlikte, ülkemizde motokaravan sahibi olma maliyetlerinin ÖTV kaynaklı yüksek olması nedeniyle araç kiralama sektörünün bu alandaki yatırımları ne yazık ki sınırlı kalmaktaydı. Sektör olarak beklediğimiz müjdeli haber geldi ve motokaravanlarda uygulanan ÖTV %220’den %45’e indirilmiş oldu. Bu gelişme, iç ve dış turizm gelirlerinin artmasının yanı sıra, karavan turizmi ekosisteminde yer alan parkların gelişmesi, karavan üst yapı firma sayısı ve nitelik artışı ile ihracat potansiyelinin artması, ek istihdam alanlarının yaratılması, vergi gelirlerinin artırılması potansiyeli gibi fırsatları da tetikleyecektir. Başta T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız olmak üzere; ülke ekonomisine büyük katkısı olacağına inandığımız bu gelişmeye destek veren tüm resmi kurumlarımıza ve yöneticilerine, ayrıca gerek otomotiv gerekse diğer meslek gruplarındaki sivil toplum kuruluşlarımıza katkılarından dolayı yürekten teşekkür ediyoruz.

Yeni normal dediğimiz bu dönemde her birimizin hayatı baştan aşağı değişti. Özellikle çalışma, seyahat ve ulaşım tercihlerimiz eskisi gibi olmayacak. Sosyal mesafe ve hijyen artık hayatlarımızın vazgeçilmezi. Satın alma yerine paylaşım ve kiralama trendi sürecek. Birey ve kurumların, araçları ihtiyaçları kadar kullanma imkânı tanıyan sistemlere ilgisi artıyor ve artmaya devam edecek. Pandemi döneminde araç̧ paylaşım pazarına yeni oyuncuların girmesiyle pazar büyüme trendini sürdürdü. Öte yandan hibrit ve elektrikli araçlardaki artışın belirginleştiğini söyleyebiliriz. 2021 yılının ilk yarısında hibrit ve elektrikli araçların operasyonel araç kiralama sektörünün filosundaki payı yüzde 5,4’e ulaştı. Avrupa’dakine benzer trendler oluşmaya başladı. Filolarda dünya trendlerine paralel olarak çevreci araçlara daha fazla yer veriliyor.

Ekonominin toparlanma sürecine girmesi ve ekonomik aktivitenin hızlanması ile birlikte verimlilik adına sunduğu avantajlardan ötürü operasyonel araç kiralama; hijyenik ve izole ulaşım sağlamasından ve seyahat etmeye olan özlem nedeniyle de günlük araç kiralama tercih unsuru olacaktır. Sektörümüz güçlü olarak ülke büyümesine paralel yoluna devam edecek ve pandemi dönemindeki kayıpları kapatarak gelişimini sürdürecektir. Bu dönemde inovasyon alanlarını, tüm ulaşım modelleri ve akıllı şehir uygulamaları ile entegre ederek hizmet çeşitliliğinin artırılması için kullananlar, yeni fikirleri geliştirmek için Kurum İçi Girişimcilik alanına odaklanan, dijital dönüşüme ayak uydurup hizmetlerini değişen dönem ve tüketicinin beklentilerine yönelik geliştirmeyi önceliklendiren, ticari getiriden çok doğayı ve dünyayı korumayı iş yapış şekli olarak benimseyen şirketlerin rekabette farklılaşacağını düşünüyorum.

Bu vesileyle, bu zor günlerde çocuklarımızın eğitimi için canla başla çalışan fedakâr öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü en içten dileklerimle kutluyor, Başöğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ü vefatının 83. yılında saygı, minnet ve özlemle anıyorum. Ulu Önderimizin eserleri ve fikirleri yolumuzu aydınlatmaya devam ederken, çağdaş uygarlık yolundaki ilerleyişimizin emin adımlarla süreceğinden eminiz.

2022 yılının hepimiz için daha verimli ve başarılı bir yıl olmasını diliyor, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Sevgi ve saygılarımla.

Top